Okurken aklıma sık sık Sefiller düşünce, "Acaba?" dedim kendi kendime ama sevgili Dosto'muzun günahını almışım. Çünkü Ezilenler, Sefiller'den bir sene önce yazılmış. Bu durum da şunu gösteriyor ki, (her dönemde olduğu gibi) o dönem de bütün ülkelerde bolca ezilmiş, sefalete düşmüş insan varmış. Bay Dickens Fransız sefillerine ışık tutarken, Bay Dostoyevski Rus ezilenlerinin durumunu gözler önüne sermiş. Her ne kadar birbirine benzetsem de; iki hikaye de muhteşem, ikisi de okunası. Tavsiyemdir. =)