Aşkı insan kendi yaratır. O böyle birden karşına çıkmaz. Birisinden hoşlanıyorsan ona değer verirsin, onu düşünürsün, seversin, sevdikçe, değer verdikçe, yalnız kaldıkça ve yalnız onunla oldukça aşk da gelir arkasından.
Hayatımda öyle iğrenç insanlar gördüm ve öyle iğrenç insanları sevdim ki, kimi paramı, kimi bedenimi çarptı. Çok güzel lafların, çok güzel davranışların oyun olduğunu da gördüm. Sevgi o kadar kolay mı? Erkekler aşkın içine sıçıyorlar.
Bizim tarzımızdaki insanların çoğu dışarıda çok güzel yerlerde çalışıyorlar. Çok güzel hayatları var. Herkes çok saygılı. Burada dışarıya bir çıkıyorsun, Allah'ın dağından gelmiş biri, kendi kültürüyle seni yargılamaya kalkıyor. Hadi o önemli değil, o sıradan bir vatandaş. Peki, önemli insanlara ne demeli? Mesela polis... Devlet ona bir sürü hak vermiş, yetki vermiş. Köyden gelmiş koca bir metropolde, köyündeki kafa yapısıyla insanlara hükmetmeye kalkıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Belirli standartlar olması lazım. Suç suç değil, yanlış doğru gibi.
Para kazanmak yapacağın fedakârlığa bağlı. Eğer 100 milyar lira para kazanmak istiyorsam, kazanabilirim. Vicdanımdan, ahlakımdan, gururumdan tavizler vererek. Bütün limitlerimi silerim, her şeye eyvallah derim. Ama gözüm çok parada değil.