Kılık Değiştirmekle İnsan Batılı Olmaz

Falih Rıfkı Atay

Burak Orhan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Çerkeş seyahati ona ilk defa Anadolu'yu ve Anadolu insanını yakından görme imkân verdi. Ankara'dan geçerken Ermeni ve Müslüman semtlerindeki yaşam tarzları ve gelişmişlik düzeyleri arasındaki belirgin farklar onu etkiledi. Osmanlı toplumu ile Batılı toplumlar ve onların İmparatorluktaki uzantısı olan azınlıkların, bir başka ifadeyle Doğu ve Batı medeniyetlerinin yaşam tarzları arasındaki bu farkın sebeplerinin ne olduğu konusu artık onun en temel meselelerindendi. Bunun için hem İttihatçılar hem de Cumhuriyet dönemindeki Batılılaşma girişimlerini destekledi.
Sayfa 26 - siyah beyazKitabı okudu
Osmanlı Hükümeti 5 Eylül 1914 tarihinde kapitülasyonların kaldırılması yönünde karar aldı. Kapitülasyonların İmparatorluk için ağır bir yük olduğunu, Türklerin ekonomik hayatta daha fazla yer alması gerektiğini düşünen ve milli iktisat politikasını savunan Falih Rifki, bu kararı memnuniyetle karşılayanlar arasındaydı. Ancak karardan Imparatorluğun müttefiki olan Almanlar da dahil olmak üzere tüm büyük devletler rahatsız oldu.
Sayfa 36 - siyah beyazKitabı okudu
Reklam
Erzurum Kongresi'nde oluşturulan Heyeti Temsiliye ise, tüm yurdu temsil edecek bir şekilde yeniden yapılandırıldı. Manda meselesi ve Amerikan Mandası düşüncesi burada kesin olarak reddedildi.
Sayfa 49 - siyah beyazKitabı okudu
Gayrimüslimlerin yaşadığı semtler, özellikle kapitülasyonlar sayesinde elde ettikleri ayrıcalıklar nedeniyle ticari ve ekonomik açıdan Müslüman semtlere göre çok daha iyi durumdaydı. Kendisi bir Müslüman mahallesinde yaşamasına rağmen ilk gençlik yıllarında yazar, Gayrimüslimlerin yoğun olarak yaşadığı, Batı tarzı dükkân ve mağazaların bulunduğu, Fransızcanın hakim olduğu Beyoğlu'na sık sık gidiyor; kafe ve kitapçılara uğruyordu. Beyoğlu'ndaki yaşam tarzı ve standardı, pek çok arkadaşı gibi onun da dikkatini çekiyordu. Gayrimüslimleri ve onların sosyo-ekonomik durumlarını yakından gözlemleyen, Falih Rifki, iki medeniyet (Doğu ve Batı) arasındaki farkın neden kaynaklandığı, bu durumu gidermek için nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunda fikir yormaya başladı. Gayrimüslim mahallelerindeki geniş evlere, gece geç saatlere kadar süren canlılığa, neşeli ve iyi giyimli kadınlara, rahat ve refah içinde yaşayan insanlara gıpta ile bakıyordu. Ona göre, bu farkın en önemli nedeni ise, "şeriatın baskısının Hıristiyan mahallelerine uğramamasıydı. Ancak gün geçtikçe daha da kötüleşen ekonomik durum karşısında Müslüman mahallerinde de büyük bir değişim başladı. Doğal olarak bu durum Falih Rıfkı'nın mahallesini de etkiledi.
Sayfa 18 - siyah beyazKitabı okudu
Bu arada Refet Bele Paşa komutasındaki Türk Ordusu'nun İstanbul'a girmesi büyük bir sevinçle karşılandı. Mudanya Mütarekesi'nden sonra Ankara Hükümeti, bütün dikkatini barış antkaşmasının esaslarının belirleneceği Lozan Konferansı'na yöneltti. İtilaf Devletleri'nin Lozan Konferansı'na Ankara Hükümeti ile birlikte başında Tevfik Paşa'nın olduğu İstanbul Hükümeti'ni de davet etmesi Ankara'da büyük tepki ile karşılandı. Bu ikiliğe son vermek için TBMM'de 1 Kasım 1922'de alınan bir kararla saltanat kaldırıldı. Saltanatın kaldırıldığı haberi Falih Rıfkı tarafından yeni Türk Devleti'nin habercisi, son derece önemli bir inkılâp olarak halka duyuruldu. 17 Kasım'da da Sultan Vahdettin bir İngiliz gemisi ile İstanbul'dan ayrıldı. Bunun üzerine TBMM, Veliaht Abdülmecit Efendi'yi yeni Halife olarak seçti.
Sayfa 67 - siyah beyazKitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.