Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Doğa Bilimleri, Felsefe ve Metodolojisi

Felsefeye Giriş - 1

Hilmi Ziya Ülken

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
** Matematik düşünce mantığın aradığı kesinlik ve verimliliğe en çok sahip olan bilgi alanıdır. Bundan dolayı yeni mantıkçılar mantık ile matematiği birleştirmeye çalışmışlardır. ***
Sayfa 358 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Eğer kavrayış nesnenin özne tarafından araçsız olarak alınması demekse, özne çeşitleri kadar da kavrayış çeşitleri olması gerekir. Böylece duyu kavrayışı, zihin kavrayışı, duygu kavrayışı, şuuraltı kavrayışı vs’yi ayırmalıyız. Mesela gök mavisini görmek birincisine, küre veya dörtgen fikri ikincisine, şefkat veya kin hallerini kavramak üçüncüsüne, şuurumuzun yüzünde cereyan etmeyen ruh hallerinin kavranması dördüncüsüne aittir. Kant, transandantal mantığında birinci anlamdaki kavrayışı ele alıyordu. Descartes ise, tamamen ikinci anlam üzerinde durmakta ve bütün matematiği buradan çıkarmaktadır. Bunlara bir de Bergson’un en derin ruhi gerçeği “kavrayış” anlamında aldığı ve zekâya zıt olarak mutlak’a çevrilmiş bir yetiden ibaret gördüğü sezgi veya kavrayışı katmalıdır ki, buna metafizik kavrayış veya sezgi diyebiliriz.
Sayfa 370 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu Ülke için bir Reçete...
Ayrı ayrı kapılardan aynı binaya girilebileceği gibi, ayrı ayrı yollardan da aynı felsefi problemlere nüfuz etmek mümkündür. Bunlardan hangisinin daha doğru olduğu gibi bir soru karsısında Gazalî’nin misalini hatırlarız: Birtakım körlerin önüne bir fil getirmişler, bunlardan her birinden onu tarif etmesini istemişler. Kimi fili bir çuval, kimi bir mızrak, kimi bir sütun veya bir dağ diye tarif etmiş. İşin doğrusu bu tasvirlerden her biri bir bakımdan doğru olmakla beraber hepsi ayrı ayrı eksiktir. Doğrusu onların bütünündedir.
Sayfa 96 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yeni Fizik, Metafiziği İspatın Eşiğinde mi ?
Bugünkü fiziki ilimler bütün geniş ufuklarını varsayım ve kuramlarının genişliğine borçludurlar. Einstein’ın “İzafiyet” Kuramı’ndan, Planck’ın Quanta (Kuantum) Kuramı’ndan, Heisenberg’in “kesinsizlik prensibi”nden, Bohr’un atomun yapısı hakkındaki kuramından, Clausius’un “enerjinin alçalması prensibi”nden, bütün bunların yanında bir ether (esir) varsayımından, en genel bir determinizm prensibinden, tabiat kanunu fikrinden vazgeçildiği zaman yeni fizik kalmaz. Hatta ihtimalci açıklamalara açık kapı bırakılsa bile, fizik alanında izahtan vazgeçildiği, yalnız tasvirle kalındığı zaman fizik mümkün olamaz.
Sayfa 471 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Shakespeare, Hamlet’e şöyle söyletiyordu: “Bir rüya senin bütün felsefelerinden daha değerlidir.” Bu sözde ruhun tembelliğinin ne güzel ifadesi var! Bu sahneyi herkes görür, Hamlet’i herkes okur ve zahmetsizce bu cümleyi ezberler. Bazı tasalarına da cevap bulduğuna inanır. Fakat kimse kolay kolay Aristoteles’i, Gazalî’yi, Descartes’ı okuyamaz. Okuma kuvvetini, sabrını gösteremez. Her seviye onların bütününü anlayamaz. Bunun için ilim ve felsefe büyük çaba ister.
Sayfa 92 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aristoteles’i tenkit eden, onu Yeni Platonculuk ile birleştiren İslam filozofları aynı akılcılık yolunu takip ettiler. El-Kindî, Aristoteles’in “kıyas” (tasım) metodu ile Euklides’in geometri’ye ait ispatını birleştiriyor ve akılcılığa zemin hazırlıyordu. Farabî, bütün eserlerinde Platon’la Aristoteles’i uzlaştırıyordu. Ona göre bu iki Yunan hakimi arasında esaslı fark yoktur. İnsan aklı müstefad akıl şeklinde faal akla, yani sırf akıl edilir’lere, bizim dünyamız ile ilgisi olmayan üstün ideal varlıklara çevrilir ve onları kavrar. Bu kavrayışında tecrübenin rolü büyüktür. İbn Sina ondan daha uzlaştırıcıdır. Ona göre tecrübenin hazırladığı zemin üzerinde akıl, akıl edilir’leri kavrayacak hale gelir. İbn Sina sanki Empedokles ile Platon’u birleştirmiş gibidir. İbn Rüşd bu noktada onu tenkit eder ve Aristoteles’in daha sadık yorumcusu olmak için bilginin doğuşunda esas olarak entelekhia’ya, ilk kemallere, gayeye çevrilmeyi görür.
Sayfa 216 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Felsefe deyip geçme !
* İnsanlar serveti, zenginliği sevmekle aynı zamanda bir kısım malı sevmeyebilirler. Güzelliği sevmekle beraber filan güzel kadını sevmeyebilir. *
Sayfa 252 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.