Felsefi Ve Politik Düşünceler
Mirza Fetali AhundovMost Liked Felsefi Ve Politik Düşünceler Quotes
You can find Most Liked Felsefi Ve Politik Düşünceler quotes, most liked Felsefi Ve Politik Düşünceler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Ahundov, İslâm ve genel olarak bütün dinler hakkında konuşurken, onları yalanın ürünü sayar ve İslâmın yüzyıllar boyunca Azerbaycan halkının gelişimini frenlediğine işaret eder. Bu ateist düşünceler, Azerbaycan halkının yaşamında varlığını sürdüren eskinin kalıntılarına karşı savaşım da keskin bir silâh oldu.
Araplar'ın bilime katkısı var mı?
Yine vatandaşlarımın bir kısmı bana şöyle diyecekler: Araplan bilim ve sanatın büsbütün düşmanı saymak olmaz. Bağdat ve İspanya (Endülüs -ç.n.) halifeleri bilim ve sanatın yeniden doğuşuna hizmet etmediler mi? Bu yadsınabilir mi? Bu bir gerçektir! Araplar ilk zamanlar Mısır ve İran’da bilim ve sanatı yok ettiler. Hicretten 200-300 yıl sonra yaptıklarına pişman oldular ve yitirdiklerini telafi etmeye koyuldular, ne var ki yitirilen telafi edilemedi. Bunun dışında Arapların bilime eğilimi tüm toplumu kucaklayacak nitelikte değildi. Bilimler sadece ayrıcalıklı din adamları
için erişilebilirdi. Bilimler yalnız Bağdat ve Kordoba medreselerinde toplanmıştı, bununla birlikte halk cehâlet içindeydi. Ben diyorum ki, Araplar ortaya çıkıp, Kur’ân için Afrika ve Asya’da bilimi yok etmeseydiler, bu kıtalardaki ülkelerde yaşayan halklar, bugün uygar halklar olurlardı. Bağdat ve İspanya’daki halifelerin bilim ve sanata sağladıkları yarar, Amru As, Saadi Vakkas ve Tahir’in Mısır ve İran’da bilim ve sanata verdikleri zararın yanında göldeki bir damladır. Bilimlerin temelinin Araplar tarafından değil, eski Yunanlılar, Bizanslılar, Mısırlılar, Persler ve Hintliler tarafın dan atıldığını göz ardı etmemek gerek.
Biz akılsızlar, bu kan içici yaban ve barbar Arapları savunmamıza karşılık Allah’ın öte dünyada bizi cennetle ödüllendireceği ve bize soğuk su içireceği şeklinde aptalca bir hayalle, bu bilim ve sanat düşmanlarını dinsel efendilerimiz sayıyoruz. Şâyet öte dünyada soğuk su varsa, bırak bu kan içiciler içsinler onu, çünkü bu dünyada o soğuk suya hiçbir zaman sahip olamadılar ve hep onun özlemiyle yanıp tutuştular. Allah bu dünyada onlara kendini metlerinden neredeyse hiçbir şey vermemiş: vatan toprağı olarak cehennem gibi bir yeri ayırmış onlara, yiyecek olarak böcekleri, kertenkeleleri ve değişik sürüngenleri belirlemiş, onlara bir tas soğuk su verme iyiliğinde bulunmamış ve çoğunu da kumlarla kaplı bozkır ve çöllerde susuzluktan kıvrandırarak öte dünyaya yollamıştır.
Kur’ân, başından sonuna kadar Muhammed’in kendi hayalinin ürünü bir yapıttır. Yanlış olarak, onun ümmi olduğu sanılır. Hayır!.. Muhammed okuryazardı; ancak bilimlerden habersizdi, çağdaş uygarlık hakkında bir düşüncesi yoktu, ama okuyup yazabiliyordu. Hareketlerinin saçmalığı, yanlışlığı, çirkinliği ve cana kıyıcılığı yüzünden doğacak kınamalardan kendini kurtarmak için, kendi yaptığı bütün hareketleri bilinçli olarak Allah’a atfetmiştir.