Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru

Catharine A. MacKinnon

Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru Posts

You can find Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru books, Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru quotes and quotes, Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru authors, Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru reviews and reviews on 1000Kitap.
Belki de bilinç yükseltmenin en yaygın biçimde ortaya çıkardığı gerçek, bir grup olarak kadınların mahrum edildiği haklardan, erkeklerin faydalandığıdır. Kadınlar, kendi kadınlık rolleri sayesinde erkeklerin hizmet edilmek ve hatırlanmak, desteklenmek ve güç bulmak, çocuklarına baktırmak, cinsel ihtiyaçlarını gidermek, etrafta yapacak başka bir iş (ya da bir kadın) olduğu sürece yapmak zorunda olmadıkları aşağılık işlerden uzak kalmak gibi avantajlara sahip olduklarını görmektedir. Ancak erkeklerin elde ettiği en büyük kazanç, bazılarına kuşkulu gibi görünse de, çıkarların zorla dayatıldığı, kalıcı kılındığı ve desteklendiği bir süreç, değer ve mekanizmadır: İktidar. Toplumsal şekliyle eril iktidar. Asıl sorun erkeklerin kadınlara çoğunlukla kötü davranması değil, bunu istedikleri zaman yapıp yapmamanın kendi seçimlerine kalmış olmasıdır.
Sayfa 116 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Evdeki iş herkesin işidir, ama yapılmayınca veya kötü yapılınca kadınlar her zaman ya sadece kendilerini suçlamışlar ya da o işi yapmayı üstlenmişlerdir. Geri planda, çok uzak olmamak üzere, her zaman fiziksel cezadan duyulan korku da vardır. Bunun nedeni erkeğin daha güçlü olması değil, ama göreli bir toplumsal bağışıklıkla hareket ettiğinden, gücünü kullanabilme istek ve yetkisine sahip olmasıdır. Ya da erkek, bu gücü kullandığı için değil, kullanmak zorunda kalmadığı için ürkütücüdür. Buna ilaveten, erkeğin kadını koruması altına almasının bedeli olarak kimliğini iptal yetkisi de vardır: cinsel ilişki talebi sizden gelince kötü bir kadın, bir fahişesiniz; istendiği zaman cinsel ilişkiyi reddedince kadın olarak beş para etmezsiniz. Kadınlar bu isteklere belli düzeylerde cevap vermeleri gerektiğini öğrenirler, çünkü karşılığında maddi olanaklar ya da kısıtlamalar vardır. Kendisine bağımlı olunan, sahip olan ve diğerleri üzerinde bu saydığımız araçları kendi yararına kullanma yetkisi olan bir toplumsal grup güçlüdür. Toplumsal denetimi elinde bulundurmak ve otorite kullanmak bir varsayım veya sözde kalmış bir abartma değil, gerçekliği ispatlanmış bir sonuçtur.
Sayfa 115 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kaçınılmaz şekilde, kadınlar kendilerini iç dünyalarında da bağımlı hissetmektedir: Kendileri için düşünmemeye, erkek olmadan bir hiç olduklarına inanmaya ya da onsuz yeterince "kadın" olmadıklarını düşünmeye koşullanmışlardır. Mesele kadının bu ölçütlere ne kadar uyup uymadığı değil, böyle bir ölçütün varlığı ve bunu kadının yaratmamış olmasıdır. Kadının, kaçmayı düşündüğü zaman duyduğu panik ve kaçmayı denediğinde karşılaştığı engeller incelenerek, bu gerçeklerin arkasındaki iktidar dinamiği ortaya çıkarılır. Erkeklerin kadınlar üzerindeki iktidarı, her iki cinsin de kendi kendilerini erkekler ve kadınlar olarak tanımlamalarında önemli bir etken olmaktadır. Bu iktidarın sorgulanması, eril kimlik arayışı ve erkeğin kendini tanımlaması açısından bir tehdit olarak algılanır. Çoğu erkek, başka kavramlar gibi denetim kavramını da yeniden tanımlamaya girişen kadınların maddi veya fiziksel yaşamını veya fiziksel, cinsel ya da duygusal bütünlüğünü tehdit ederek, aslında denetim güçlerinin ne kadar zayıf olduğunu onlara göstermeyi amaçlamaktadır. Kadınlar, "bağımlı bir tarzda bağımsız hareket etmeyi" öğrenmiş olduklarını öğrenirler böylece.
Sayfa 114 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Okumak
On dokuzuncu yüzyıla ait bir yazıdan çok yaygın bir kadın sorununu okumak başka bir şeydir; çektiği acıları anlatan bir kadını dinlemek, acı çeken kadının baş vuracak bir yeri olup olmadığını merak etmek, bir tepki gösterilmesini beklediğini bilmek, içinde bulunduğu açmazı fark etmek, acının yalnızca acı değil her kadının yaşadığı bir his olduğunu bilip yadsıma duygusuyla savaşmak ve bu kadınların sahici olduğunu kavramak farklı bir şeydir.
Sayfa 113 - Metis YayınlarıKitabı okudu
"Kalıtım yoluyla veya kazayla bu hale gelmedik. Yoğrularak biçimsiz hale getirildik, hizmet işlerine itelendik, yaşadığımız için özür dilemeye zorlandık, kapı veya şişe açmak gibi kuvvet isteyen hiçbir işi yapamayacağımız yönünde eğitildik. Bize aptal olmamız, salakça davranmamız söylendi."
Sayfa 113 - Metis YayınlarıKitabı okudu
140 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.