Doktorasını yapmış,kendi ayakları üstünde duran Moskovalı genç bir kadın #feniçka . Bireyselliği seven bir karakter,dönemine göre yadırganan bir kadın.Max Werner ise kadınları küçümseyen bir psikolog. Yolları kesişince fikirler de değişiyor,insanlar da. Feniçka’nın dönemine uymayan fikirleri,davranışları Max için merak konusu olur,onu incelerken iyi de dost olurlar ve Feniçka’nın ortaya koyduğu tavır Max’ın kadınlara karşı beslediği olumsuz yargıyı tıkar.
Yazar #louandreassalome adını her ne kadar feminist olarak duyurmasa da bağımsız tavırları feministlere rol model olmuş.Nietzsche’nin evlenme teklifini geri çeviren Salome,Freud’un yakın dostu ve öğrencisi olmuş.
Kitabı ilk okuduğumda da şimdi tekrar ele aldığımda da sevdim.Feminist değilim ama Feniçka’nın ayrımcılığa karşı oluşunu,güçlü duruşunu sevdim.Erkek egemen dünyada,yaşadığı dönem de hesaba katılırsa oldukça başarılı.Salome’nin kalemiyle henüz tanışmadıysanız güzel bir başlangıç olabilir