Sana iyilik yaramaz, öyle cife ki tabiatın,
Her tür şer beklenir senden! Acıdımdı, acımaz olaydım!
Konuşmayı beleyesin diye ne zahmetler, ne zahmetler çektim
Bir şeyler öğrenesin diye. Anlatmaktan acizdin meramını
Şenlik görmemiş yabani, hayvanca sesler çıkarırdın.
Geveler dururken sen, dilimizi öğrettim
Dile getiresin diye aklından geçenleri.
Soyun öyle bozuk ki ama, ne öğrenirsen öğren,
Ortaya koyuyorsun ergeç doğuştan soysuzluğunu...
Kapatıldınsa bu kayaya onun için kapatıldın,
Seni zindana değil, yerin dibine sokmalı!
Vazgeçtim ya, afsun-mafsun,
Olan gücüm, boyum posum,
ya tıkar beni bu ıssız
Adaya, ya yollarsınız
Milano'ya. Sizden ricam,
Yerimi tekrar aldıktan
Ve af ilanımdan sonra,
Mahkum olmayım bu ücra
Ya. Çözün eller'mi hele
Alkış tutan eller'nizle,
Doldurun ki yelkenimi,
Memnun etmek seyredeni
Sayenizde Mümkün olsun!
Onca tılsım, onca afsun
Hep duanıza bereket,
Yoksa sonum felaket.
Merhamet her işin başı,
Sevap ele-güne karşı.
Günahlar'nız yana kalsın
Hoşgörünüz beni salsın!