Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Forbes Cinayetleri

Mehmet Anıl

Forbes Cinayetleri Gönderileri

Forbes Cinayetleri kitaplarını, Forbes Cinayetleri sözleri ve alıntılarını, Forbes Cinayetleri yazarlarını, Forbes Cinayetleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Panda tek renk olsaydı bu kadar sever miydiniz? Yue Wong Su
Geçmişe ve geleceğe boş verip bugünün tadını çıkarmaktan keyifli daha ne olabilir?
Sayfa 137Kitabı okudu
Reklam
Benim itirazım cezalandırılmaya ya da, yaşım ve sağlık durumum göz önünde tutulduğunda cezanın miktarına değil. İtirazım, cezanın felsefesine... Beni, bana özgü başka bir hukukla yargılanacaksın Hakim, çünkü ben bir özgürlük savaşçısıyım.
Yaz kızım, altı kişinin öldürüldüğü Forbes cinayetleri zanlısı olarak yargılanan doktor Ferit Özerdem artık ölmeye başladığı için gelip teslim olmuştur... Diyeceğim başka bir şey yoktur Hakim.
207 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
FORBES CİNAYETLERİ MEHMET ANIL 207 SAYFA Yaz kızım, altı kişinin öldürüldüğü Forbes cinayetleri zanlısı olarak yargılanan doktor Ferit Özerdem artık ölmeye başladığı için gelip teslim olmuştur... Diyeceğim başka bir şey yoktur Hakim. Buca Forbes Caddesi Güneş apartmanında büyük bir facia yaşanır. Kimliği belirsiz kişi yada kişiler apartman
Forbes Cinayetleri
Forbes CinayetleriMehmet Anıl · Can Yayınları · 200936 okunma
212 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Forbes Cinayetleri, ilk olarak 19 yaşında, bir arkadaşımın bana “Senin kitabını yazmışlar.” diye hediye ettiği bir romandı. O zaman da okumuş, birçok konuda baş karakter ile benim benzerliklerimi görüp şaşırmış, kitabı da çok beğenmiştim. Yıllar sonra tekrar kitabı okuduğumda, benzerliklerimden hiçbir şeyin değişmediğini, benzemeyen taraflarımın
Forbes Cinayetleri
Forbes CinayetleriMehmet Anıl · Can Yayınları · 200936 okunma
Reklam
Forbes cinayetleri zanlısı doktor Ferit Özerdem son bir yıldır hiç düş kuramamış diye yaz kızım. Çünkü düşler umutlarla hayat bulur ve çünkü umut geleceğe ait bir duygudur, işte bu yüzden teslim olmuş diye yaz. Yolun sonuna geldiği ve kurduğu hiçbir düşün inandırıcılığı kalmadığı için teslim olduğunu yaz. Doktor Ferit gidip teslim olmuş, ama bu bir vicdan azabı değilmiş diye yaz kızım. Bütün günahlarının cezasını çektiğine inandığı için kalkıp gönül rahatlığıyla teslim olmuş, hiçbir cezanın kendisine kestiği cezadan daha acıtıcı olmadığını öğrendiği için teslim olmuş, belki inanmayacakmışız ama, yürümekten yorulduğu için teslim olmuş diye yaz. Özgürlüğe artık hiç ihtiyacı kalmadığı için, her şeyi düşlediği, hayalini kuracak yeni bir şey bulamadığı, babasının hatırasına ihanet etmek istemediği, yağmurun yağmasının onu artık mutlu etmediği için teslim olmuş yaz. Yaz kızım; altı kişinin öldürüldüğü Forbes cinayetleri zanlısı olarak yargılanan doktor Ferit Özerdem artık ölmeye başladığı için teslim olmuştur… Diyeceğim başka bir şey yoktur Hâkim.
Sayfa 207Kitabı okudu
Cennet, aramice bahçe sözcüğünden gelir. Cennette dünyevi zenginliklerden değil, gölge veren ağaçlar ve altından akan derelerden bahsedilir. Yüce Allah bize gerçek mutluluğun doğada olduğunu işaret ediyor.
Forbes Cinayetleri
Forbes Cinayetleri
Yazar
Mehmet Anıl
Mehmet Anıl
, aileyi, daha da özel olarak baba-evlat ilişkisini o kadar güçlü cümlelerle anlatıyor ki; böyle bir mecrada bunun yazılmadan, belki de kaybolup gitmesine gönlüm razı olmadı. Kitabın çeşitli sayfalarından bir aile derlemesi: "Hastalığım boyunca babam yanımdan hiç ayrılmadı Hâkim. Emin değilim ama Sadık'ı da birkaç defa
Uzun zamandır şunu düşlüyorum: Beni mutlu edecek kadın günün birinde aniden karşıma çıksın... Bunu Allah yapsın... Hayal bu ya, gizli işaretlerle ima ederek değil, açık açık, "Ferit kulum, düşlediğin kadın budur, al sana armağanım olsun." desin. Tam istediğim gibi, beni mutlu edecek sevgiliyi imal edip gözümün içine soksun ki, kafamda kuşku muşku kalmasın.
Reklam
Bir daha dünyaya gelsem hayvan olmak isterdim Hâkim. (Müvekkilim adına özür dilerim efendim, malesef zaman zaman engeleyemediğimiz tuhaf çıkışları oluyor.) Öyle kedi, köpek de değil, timsah mesela... Çünkü Hâkim, insanı mutsuz kılan , duygularıdır. Hayat, duygusallar için çekilmez bir şey. Hem duygusal, hem akıllı olanlar içinse bir işkence.
O günlerde genç ve yakışıklı bir doktor olarak, Tepehisar'ın evlilik çağına gelmiş bütün kızlarının ve onların hayırlı damat uman ailelerinin ilgi odağı haline gelmiştim. Her zamanki umursamazlığımla lafın arasına sıkıştırılan imaları, hatırlı yaşlıların arabuluculuk girişimlerini duymazdan geliyordum. Basit bir karın ağrısı şikayetiyle, tam da akşam yemeği saatinde çağrıldığım evde mükellef bir sofraya, biraz da ısrarla buyur edilmem ve bunların her birinde en sevdiğim yemek olduğu bilinen işkembe çorbasının bulunması üzerinde de, gene aynı umursamazlıkla durmuyordum. Kaldı ki işkembe çorbasını ben hiç sevmem Hâkim. Nasıl başladıysa artık, işkembe çorbasını çok sevdiğim konuşulur olmuş. Herhalde aç olduğum bir akşam çorba hoşuma gitmiş, ben de ev sahibesine iltifat etmiş olmalıyım. Yaz kızım; en çok Nohutçu Mustafa'nın kızı hastalanırdı.
Örneğin ben çok uyurum Hâkim. Uyku, dokuları onarır, yaşlanan ve ölen hücreleri yeniler, bağışıklık sistemi için gerekli kimyasalları salgılar. Ama ben keyfim için uyurum. Meslek hayatıma son verdikten sonra, ki dava konusu olay üzerinedir, günümün yarıdan fazlasını uyuyarak geçirir oldum. Bunu, sıradan bir tembellik olarak düşünmeyiniz rica ederim, ben hayatımın her döneminde yaptığım işi ciddiye aldım. Tersine, uyku benim için hakkıyla ifa edilmesi gereken bir, nasıl diyeyim, bir iş, hayatımı anlamlı kılmak amacıyla ulaşmaya çalıştığım ciddi bir hedef. Nasıl ki bir iş adamı işini büyütüp refah içinde yaşamak ister, nasıl bir akademisyen önüne gurur verici ve ciddi hedefler koyar, işte aynen öyle. Uykunun tadına varabilmek için özel bir disiplin geliştirdim. İdeal aralıklarda beni uyandıracak düzeni oluşturmak uzun zamanımı almadı. Çocukken bile yaz-kış pencerem açık uyurdum. Sıcağa dayanıksız olmam bir yana, sokak satıcısının uykumu bölmesi işime gelir. Uyanır gibi olup, kendimi uykunun o karşı konulmaz çekimine bırakıvermek; uyumak değil uykuya dalmaktır işin özü... Derin uyuduğum için, sokaktan geçen muslukçunun sesine uyanmazsam diye çalar saati her uyanışımdan 45 dakika sonrasına kurarım. Bu, uzun denemeler sonucu ulaştığım uygun bir aralık... Çalar saatin herkesin keyfini kaçıran o ısrarcı zili, tekrar uykuya dalacak olmamı anımsattığı için tersine bana haz verir. Uzanıp, komodinin üzerinde duran saatin düğmesine büyük bir keyifle bastıktan sonra güzelce gerinip diğer tarafıma dönerim. Amaçlanan en zevkli an budur, uyandırılıp, uyanmak zorunda olmadığını anladığın an.
Babamın yokluğunu tahminimden de çabuk atlattım. Onun dediği gibi, insanların “alışmak” diye bir yeteneği olmasaydı, her yakını ölen ya da sevdiğinden ayrılan bunalımdan çıkanaz intihar ederdi. Neslimizin devamını üreme dürtümüze değil, bu özelliğimize borçluyuz.
Babam, kışın giyilen yünlü çamaşır gibiymiş Hâkim, hayatımdaki önemini ancak yokluğunda anladım. Ve hep üşüdüm...
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.