Fotoğraf Sözleri ve Alıntıları
Fotoğraf sözleri ve alıntılarını, Fotoğraf kitap alıntılarını, Fotoğraf en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"bakarken görülen şeylere değil de, görülmeyenlere bakarız ; çünkü görülen şeyler gelip geçicidir, görülmeyenler ise ebedidir." benjamin, sanata kavranamayan ve imgelemsel "görülmeyen şeyler" dolayısıyla değer vermekte, fotoğrafçılığın değerini ise "belleğimizin arşivi"ndeki şeylerin bir kataloğuna indirgemektedir.
Sayfa 127 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
bir resim ya da bir heykel için "bu nedir?" sorusunun anlamı, aynı anda hem sanatçının bizim ne görmemizi istediği hem de bizim ne gördüğümüzdür.
Sayfa 105 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
bir sözcüğe ne kadar yakından bakarsanız, size o kadar uzaktan dönüp bakacaktır.
karl krausKitabı okudu
fotoğraf , insanın bir andan daha fazlasına dayanabilecek cömertliği gösteremeyeceği gerçek dünyaya kısa bir bakışı kaydeden ve bir an için bile olsa gerçekliği açığa çıkarıyor gibi görünendir.
Sayfa 216 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
bir nesnenin bakışa karşılık vereceğini imgelemek ,unutulmuş ve bilinçten uzaklaşmış olanın anısını harekete geçirmektir.
Sayfa 189 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
"Fotoğraf çekme esas olarak bir müdahele etmeme edimidir."
Sontag
Sayfa 29
W. Eugene Smith'in1960'ların sonunda, sakinlerinin çoğu sakat ve cıva zehirlenmesinden yavaş yavaş ölmekte olan Japon balıkçı köyü Minamata'da çektiği fotoğraflar bizi etkiler, çünkü öfke uyandıran bir acıyı belgeler — ve gerçeküstü güzellik standartlarına uyan, müthiş birer ıstırap fotoğrafı oldukları için bizi uzaklaştırır. Smith'in fotoğrafladığı, annesinin kucağında kıvranarak can vermekte olan genç, Artaud'un modern tiyatronun gerçek konusu olarak başvurduğu veba kurbanlarının dünyası için bir Pietà'dır;* gerçekten de bu dizideki tüm fotoğraflar, Artaud'un Zalimlik Tiyatrosu için kullanabileceği imgelerdir.
Sayfa 28 - *Pietà: Kucağında ölü İsa'yı tutan Meryem tasviri.
"Dünyayı saran sefalet ve adaletsizliğin fotoğraflarından oluşan bu devasa katalog herkesi gaddarlığa bir derece alıştırdı, dehşet verici olanı sıradan bir şey haline getirdi — onu daha bir tanıdık, uzak ("bu yalnızca bir fotoğraf") ve kaçınılmaz kıldı."
Sontag
Sayfa 32
Fotoğrafçının kişiliği, herhangi bir insan için uygun olabilecek her türlü betimleyici sıfata maruz kalabilir.
Sayfa 29
Sontag fotoğraflardan aktarılan bilgi üzerine yaptığı çözümlemesinde daha da ileri gider. "Ucuza kapatılmış bir bilgi olacaktır bu," der, "bir bilgi benzerliği, bir bilgelik benzerliği; tıpkı fotoğraf çekme ediminin, bir sahiplenme benzerliği, bir ırza geçme benzerliği olması gibi." Sahiplenme, ırza geçme ve öldürme (enstantenenin gerçek anlamında ısrar edilirse) şiddet edimleridir. Polisiye terimler kullanmak gerekirse, fail fotoğrafçıdır, kurban ise fotoğrafı çekilen (sahiplenilen, ırzına geçilen ya da vurulan*) sahne ya da kişidir. Fail ve kurban ilk iki terim ise, üçüncüsü tarafsız izleyici, bu durumda daha uygun olan tanıktır (bir başka deyişle suça tanıklık edendir.) Tanık, bilerek kanmadıysa, aldatılmış olan kurban olmalıdır. Dilin kendisi bile fotoğrafçıları mahkum etmektedir: "bilgi" yüksek bir değerdir, fakat "bilgi benzerliği" bir aldatmacadır; "bilgelik" yüksek bir değerdir, "bilgelik benzerliği" ise kendini kandırmaktır.
Sayfa 33 - *İngilizce'de, Hem fotoğraf çekmek hem de silahla vurmak için aynı fiil (to shoot) kullanılır.
Müdahele etme, profesyonel fotoğrafçılar için sıradışı durumların çoğunda uygulanamayan ve büyük olasılıkla —kurbanlar için olduğu kadar olayın kendisi için de— yararsız bir eylemdir. Müdahale eden bir fotoğrafçı kolayca kurbanlardan biri olabilir. Fotoğrafçı, aonuçta vicdanı rahat olarak acı çekse ya da ölse de, tek başına bir erdem örneğinin diğer kurbanlara yardımı olmaz; oysa bir resim kamuyu etkileyebilir. Bu, müdahale etmenin her durum için olanaksız ya da uygulanamaz olduğu anlamına gelmez, yalnızca fotoğrafçının rolünün bir parçası olmamalıdır; "tek başına" fotoğrafçı, bu sıfatıyla bir oyuncu değil, bir tanık ve kaydedicidir.
Sayfa 30
"Benzin tenekesine uzanan Vietnamlı rahip ve bağlanmış bir işbirlikçiyi süngüleyen Bengalli gerillanın fotoğrafları gibi çağdaş haber fotoğrafçılığının anmaya değer darbelerindeki dehşetin bir parçası da, fotoğrafçının bir yaşamla bir fotoğraf arasında seçim yapması gerektiğinde fotoğrafı seçmesinin artık ne denli akla yatkın hale geldiğini fark etmemizden kaynaklanır. Müdahele eden kişi kaydedemez; kaydeden kişi müdahele edemez."
Sayfa 30 - Sontag, On Photography, s. 11-12.