Quotes
Atatürk İlkeleri, emperyalizmin hiç tasvip etmediği düşüncelerdir, çünkü en büyük şamarı bu ilkeleri ve bağımsızlığı yaratanlardan yemişlerdir.
Sayfa 523 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Almanlar, savaş süresince, Ermenileri, Rusların ve İngilizlerin baş destekçisi ve tetikçisi olarak gördüklerinden, Ermenilere karşı Türklerin sert askeri tedbirler almasını ısrarla istedikleri, bir çok Türk idarecisinin karşı çıkmasına rağmen, Ermenilerle ilgili bazı kararları Almanların aldırdığı bilinmektedir.
Sayfa 467 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Fransa ve İngiltere, Bağdat ve Musul yöresinde de petrol yatakları olduğundan kuşkulanıyorlardı. Bu kuşkuyu uyandıran ne bir hükümet, ne de bir şirketti. Ermeni bir iş adami olan Caloust Gülbenkyan, bu konu hakkında açıkça sahnedeydi. Bu zat, Türkiye’nin sırtından milyarlar kazaniyordu, ileride de kazanmaya devam edecekti: Ünlü "Yüzde Beş Hisse", olarak tarihe geçen bu kişi, Türk Petrol Şirketini kurmuştu.
Sayfa 231 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Her türlü kirli siyasi işleri, entrikaları ustalıkla çevirmekte dünyada İngilizlerin üzerine yoktu.
Sayfa 45 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
İzmir Suikasti olarak bilinen, Atatürk’e yapılması düşünülen suikastın, arkasında, bütünüyle yerli, tanıdık isimler bulunsa da, en uzak ve görünmeyen el yine İngilizlerdi.
Sayfa 515 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Türklere karşı dünya hukuku durmuş, gözlerini kapatmışlar, canavarlıklar, barbarlıklar, hiçbir resmi kayda girmeden her fırsatta kesintisiz işliyordu. Ermeniler için insan haklarından bahseden ve yaygaralar koparanlar, Türk halkı için, hiçbir hukuk kuralı geçmez olmuştu. Türklere, Kilikya’da Fransa’nın çok iyi bildiği “sömürge hukuku!” uygulanıyordu. Dünyanın baş hırsızları Türk halkına asla yaşam hakkı tanımıyordu.
Sayfa 468 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Türk halkı, 28 Ocak 1920’de Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Anadolu’da hazırladığı ve 28 Ocak 1920’de İstanbul’da toplanan Meclis-i Mebusan’ın (Millet Meclisi) son toplantısında kabul edilen Misak-i Milli (Milli Ant) kabul edilmiş, bu ant ile Türkiye’nin güney sınırları belirlenmiş, mütareke hattını “devlet sınırı” saymış, bu hatta Hatay ve Musul’u da dahil etmişti.
Sayfa 219 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu