Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Freud Bu İşe Ne Derdi?

Sarah Tomley

En Eski Freud Bu İşe Ne Derdi? Sözleri ve Alıntıları

En Eski Freud Bu İşe Ne Derdi? sözleri ve alıntılarını, en eski Freud Bu İşe Ne Derdi? kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Davranışçı bilimin "babası" B.F. Skinner hiçbir şeyin düzensiz verilen bir ödül kadar dayanılmaz olamayacağını göstermişti ( buna "değişken oranlı program" der).
Sayfa 44
Freudcu terimlerle konuşursak, ödevi savsaklamamız, bilinçdışı güç Ego'nun, haz ve anlık tatmin arayışındaki İd'e karşı verdiği savaşı kaybettiğini gösterir. Haz ilkesi dediğimiz şey budur: Zihnin insiyaki bir dürtüyle nahoş bir şeyden uzaklaşıp hazza doğru sürüklenmesidir.
Sayfa 20 - İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Beck, itaat etmeye zorlanmamıza rağmen aslında durumun kontrolünü bizzat elimizde tutmak istediğimizde pasif-agresif davrandığımızı ileri sürer.
Sayfa 27 - İş Bankası Kültür Yayınları
Benliği yitirmek
Winnicott oyunda benliğin şekillenmesini, Csikzentmihalyi (çiksentmihay) ise benliğin yitirilişini görür. Bir oyun oynadığınızda der Csikzentmihalyi, kendi edimimize gösterdiğimiz benlik dolayımından geçmeyen dikkat, diğer her şeyi ardımızda bırakmamızı sağlar; karşınızdakinin gözünden yansır gördüğünüz kendi benlik bilinciniz yitip gitmiş, eldeki işin içinde erimiş gibidir. Gerçek dünyaya ve taşıdığı öneme dair duygunuz da yitip gider: "Bir futbolcu sahaya çıktığında ona Vietnam Savaşı'yla ilgili görüşünü sormak anlamsızdır." Dünya kalenin ve sahanın çizgileri arasına sıkışır, toplumsal beklentiler dünyası uçup gider. Csikzentmihalyi bu varlık durumunun verdiği yoğun keyfin "hayatımızdaki en güzel anların sebebi" olduğunu söyler. Kişinin eylemleriyle bir olması durumunu "akış (flow)" olarak niteler ve akışın mutluluğun anahtarlarından biri olduğunu öne sürer.
Sayfa 36 - İş Bankası Kültür Yayınları
Sistemin bünyesel bazı kusurları vardır, zira (dikkat üzerine) sürecin tek başına seçiciliği, bazı şeyleri kaçırdığımız anlamına gelir. (Özellikle de zamanda ya da mekanda sıkışık bir durum içerisindeysek, bilgi hızlı bir akış halinde bize geliyorsa böyle olur.) Aynı şekilde, "değişim körlüğüne" kurban gidebiliriz, yani ana ilgi alanımızın dışında değişen unsurları fark etmeyebiliriz. -beyazlıların arasındaki paslaşmayı saydığımız videoda arkadaş geçen siyah ayıcığı görmememiz gibi- Julia Roberts ile Richard Gere'in Pretty Woman'daki kahvaltı sahnesinde örneğin, Roberts'ın yediği kruvasanın gizemli bir şekilde pankeke dönüştüğünü fark etmemiş olabilirsiniz. Dolayısıyla coğrafi uzamda bazı şeyleri kaybedip kaçırdığımız gibi zamanda da bazı şeyleri kaybedip kaçırırız. Ve bunun tecrübesine sahip olduğumuzdan bu "kayıpların" olanaklı olduğunu biliriz. "Güzel bir kızı öperken kaza yapmadan araba kullanabilen bir adam öpüşmeye hak ettiği dikkati vermiyordur." Anonim
Sayfa 43 - İş Bankası Kültür Yayınları
Maslow pek çok açıdan, özellikle de insanların temelde iyi oldukları inancıyla Freudcu psikanalizin tam zıddında yer alan hümanist psikolojinin kurucusudur. Freud en temelde bencil, kösnül ve agresif olduğumuzu söylerken Maslow, insanların acı yüzünden zaman zaman kötü şeyler yapan, esasen iyi huylu varlıklar olduğunda ısrar eder. Hem hümanist hem de psikanalitik yaklaşım acıdan hazza doğru gitmek üzere motive olduğumuz konusunda hemfikirdir.
Sayfa 54 - İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
(Hiyerarşik açıdan) Dördüncü düzeyde özgüven ve özsaygı ihtiyacı vardır ki dışsal yollarla (yani başka insanların yargıları ve saygısıyla) ya da içeriden (yani yeteneklerimiz, başarılarımız ve bağımsızlığımız üzerinden) karşılanabilir. Maslow içte edinilen özsaygıyı diğerlerine nazaran daha "yüksek bir form" olarak görür, çünkü başkalarının oldukça değişken olabilen yargılarına ve iyi niyetine bağlı değildir.
Sayfa 55 - İş Bankası Kültür Yayınları
Berne insanların sözlerle, dokunmayla, hatta göz kırpma gibi basit jestlerle bile tatmin edilebilecek bir "tanınma açlığı" çektiklerini ileri sürüyordu. Kişisel tanınma olarak tecrübe edilen her olay, Berne'e göre bir "temas" gibi hissedilir. Sarılma gibi olumlu temaslar, tokat gibi olumsuz olanlara yeğdir, ama her durumda temas peşindeyizdir.
Sayfa 62 - İş Bankası Kültür Yayınları
Antik Yunan filozofu Aristoteles insan türünün "doğası gereği toplumsal bir hayvan" olduğunu ilk söyleyendir ve evrimsel psikologlar üç milyon yıldan fazla bir süredir, akrabalık temelli küçük gruplar halinde yaşadıklarına dikkat çekerler.
Sayfa 74 - İş Bankası Kültür Yayınları
Etrafımızdakileri mutlu kılmak için başka birini oynama fikri psikoterapi ve psikanalizi boydan boya kat eden bir fikirdir.
Sayfa 76 - İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Dünyanın hem dışadönüklere hem de içe dönüklere ihtiyacı vardır.
Albert Camus
Mutlu olmak için başka insanlara çok takılmamak gerekir
Aaron beck
Hatalı inanışlarımızı düzelterek aşırı tepkilerimizi azaltabiliriz
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.