Garbın cebin-i zalimi affetmedim seni,
Türk’üm ve düşmanım sana kalsam da bir kişi!..
Ben şurezar-ı kalbimi kinimle süslerim,
Kalbimde bir silah ile ferdayı beklerim.
Kabrinde müsterih uyu ey namdar atam!
Evladının bugünkü adı sade intikam!
-------------------------------------------------
Batının korkak zalimi, affetmedim seni,
Türk’üm ve düşmanım sana, kalsam da bir kişi!
Ben kalbimin ıssız yerini kinimle süslerim,
Kalbimde bir silah ile yarını beklerim.
Mezarında huzur içinde uyu ey ünlü atam!
Evladının bugünkü adı sade intikam!
Emin Bülent Serdaroğlu
Üç yıl beni sevdanın ipek saçları sardıHummalı başım göğsünün üstünde yanardıBir çift iri sevdalı yeşil gözleri vardıKirpiklerinin gölgesi ta kalbe dolardı
Galatasaray ve Futbol kitabını okumaya başladım. Bu kitapta Mekteb-i Sultani öğrencilerinin giydiği kıyafeti betimleyen bir paragraf vardı. Bu paragrafı yapay zekaya yazdım ve şöyle görseller üretti.
Metin: "İstanbulin kesimli siyah çuha kumaş, kenarları kırmızı zırhlı, göğsünde güzel italik yazıyla altı yedi kez parlak bir damga gibi tekrar eden Mekteb-i Sultani yazısı, ortası yırtmaçlı arka etek kısmında yan iç ceplerin dış köşelerinde çift sıra, sarı pirinç düğmelerde tekrarlanması yetmezmiş gibi, askeri okul öğrencilerinin setreleri misali dik kapalı ve kopçalı yakası sırmadan sülüs yazıyla sağında mektep, solunda sultani yazan ve her iki yazının sonunda birden bin iki yüze doğru çıkan sırma rakamların parladığı, bir örnek giyimli, boy boy delikanlının Beyoğlu Caddesi'nden tabur tabur geçerek Kağıthane'ye bayram kutlamaya gitmesi..."