Gercek bir hayatin anlatildigi kitaplardan olur kendisi. Ne kadar karakterlerimize kaliplastirilmis hayatlari yasadigimizi acik bir sekilde anlatmis. Belki bilerek ya da bilmeden, nasil da burnu havada yetistiriliyoruz. Buyudugumuzde edinecegimiz/edindigimiz meslegin fazlasiyla 'afilli' olmasi daha mutlu olacagimizin garantisi ve tek sartiymiscasina oylece ilerliyoruz. Yani avukat,doktor,mimarlar dunyanin en mutlu insani; copculer,garsonlar,pazarcilar mutsuzluktan olecek yegâne insanlarmis gibi. Mutluluk kavrami bile kaliplastirilmis bizde. Sinif ayrimi dedigimiz seyleri her bir birey olarak kendkmiz ellerimizle ciziyoruz ve farkinda degiliz. Hepimiz insaniz ve insan olarak, bir varlik olarak kimse kimseden farkli degil. Velhasil Fulsen bunu deneyimleyip cok da guzel anlatmis. Bazilariniza belki ilham olur,bazilariniz sadece cesarete hayran kalirsiniz, belki bazilariniz da olumsuz dusuncelerle olaylari kotu karsilayip elestirirsiniz. Her durumda tek bir gercek var kiFulsen basarmis. Kendi benligini dinleyerek,kendini gozardi etmeden, ozgurce istedigi gibi yasamayi secmeyi basarmis. Umarim bir gun ben de siz de kendimize gore olan dogrularimizla basarabiliriz. Kitabi tavsiye ederim.
