Kitapta en çok dikkatimi çeken nokta çok fazla virgül kullanılması oldu. Yani, çoğunlukla uzun cümlelerden oluşan tanımlamalar, betimlemeler vardı. Benim "tahmin oyunu" diye adlandırdığım; ne zaman yalnız kalsam kendi kendime oynadığım bir oyunu oynuyor yazar da sürekli olarak. Öyküler çoğunlukla kesin olaylara değil, tahminlere dayalı. Yüksek bir binadan yoldan geçen insanları incelediğinizi düşünün; her biri hakkında ne yaşadığına dair fikirler üretiyorsunuz; yanındaki insan kimdir, nereden gelip nereye gidiyor gibi. Ve neden mutlu olduğu, özellikle de bu konu hakkında tahminler yürütmekten hoşlanıyorsanız kitabı seveceğinize eminim. Zira en çok vurgulanan konu da buydu; insan ne kadar farklı koşullarda da en sıradan durumlarda da mutluluğu içinde duyabilir.