Gece Dergi - Sayı 2

Gece Dergi

Oldest Gece Dergi - Sayı 2 Posts

You can find Oldest Gece Dergi - Sayı 2 books, oldest Gece Dergi - Sayı 2 quotes and quotes, oldest Gece Dergi - Sayı 2 authors, oldest Gece Dergi - Sayı 2 reviews and reviews on 1000Kitap.
Ne vardı elimizde? Benim, benim sadece hayallerim...
Ben bu şehirde yok edilmemiş son doğa alanı Onlar ise mimar Onlar benim yeşilimi yok edip Gökdelen yapar Bu şehrin insanı da o gökdelende yaşayıp Yeşilin yasını tutar
Reklam
Bir insanı hâkim kılan niyet Beni niye yanlış anlamanızı sağlar Bir devleti bâki eyleyen zihniyet Beni niye tanklara bombalatır Bir selamı kalbe ulaştıran samimiyet Beni niye görmezden geldirir Bir kadını kibrit kutusuna alıştıran diyet Beni niye sigaraya meyillendirir Bana sigara izmaritimi çöpe attıran medeniyet, Ey! Seni buruş buruş eder sokağa atarım
İnsanlar neden ayrılır?
İnsanlar ayrılmaktan usanıyor, ayırmaya çalışanlar usanmıyor. Her geçen gün bazılarımızı ötekileştirecek öyle şeyler vuku buluyor ki aramızda uçurumlar oluşturuluyor. Öyle bir uçurum ki dahil edildiğimiz sınıftan bir diğerindeki hayata geçme düşüncesi bile allak bullak etmeye yetiyor. Tek ve bir bütün olan insanlık, beraberindeki tüm güzellikleri de parçalayıp ayaklar altına aldırıyor kendini. Nereden geldiğimizi unutup nereye gittiğimizi düşünmeden ve görmeden ilerliyoruz. İçten içe ihraç ediliyoruz hayattan. Farkına vardığımızda köprünün diğer tarafına geçmiş oluyoruz çoktan. Geçmiş olsun diyorlar, geçmiyor.
Unuttuğumuz şeyler var. Kapıdan çıktığımızda değil, kapıyı kapattığınızda geliyor her seferinde aklımıza. Ya da her seferinde demeyelim de "arada bir"i koyalım yerine. Arada bir yaşıyoruz çünkü. Arada bir hatırlıyoruz var olduğumuzu. Bu yüzden eksik neyimiz varsa, arada bir fark ediyoruz.
Bazı şeyler yaşanmadan anlaşılmıyor. Ya da nankörüz en kallavisinden. Cilalı bir bilmişliğimiz var. Balık hafızamıza fil muamelesi yapıyoruz.
Reklam
Bugün pencereden bakarken iki kez düşünüyoruz. Dışarıda olanlar ürkütüyor bizi. Perdeler koruyor tüm ideolojilerden. Mağara insanı olduğumuzu hatırlıyoruz. Çıkmıyoruz dışarı. Peki, neden? Neden sokağa çıkıp da komşuya selam veremiyoruz? Pencerelerimizin önüne koyduğumuz parmaklıkları neden aşamıyoruz? Korkuyorum bizden. Sen gidişattan korkmuyor musun? Ben korkuyorum her sabah uyanırken.
"Yaralarımızı hayatımız boyunca kendimizle beraber taşırız ve sonunda onlar bizi öldürür."
Zamanın hiçbir şeye iyi gelmediğini bildiğim hâlde zamana bırakmıştım. Söyleyin bana hangi çaresizliğin dile gelmiş halidir bu? Gerçekleri görüyoruz. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilmediğimiz hâlde. Biri zaman istiyorsa sakın bekleme, yoluna bak! Çünkü o çoktan yola koyulmuştur.
İçimdeki hâkim kalemi kırıyor Yüreğimde idam kararı İnsanlar koşturuyor Bir yerde biri gökyüzünü gözlüyor Ölüme çok yakın, yaşamaya hasret İçimde ölüm var, Ama cenaze evi gibi değilim pek Yüzüm anlamsızca gülüyor.
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.