Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bütün Yapıtları - Anı

Geçmiş Zaman Köşkleri

Abdülhak Şinasi Hisar

Sayfa Sayısına Göre Geçmiş Zaman Köşkleri Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Geçmiş Zaman Köşkleri sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Geçmiş Zaman Köşkleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beni dünyaya gelmiş olduğuma memnun eden bu uzun günleri hatırlıyorum. Bu ilahî zamanlardan gönlümde yakıcı bir toz kalmış.(...) Güya ruhumun temelleri bu yerler, bu günler olmuş gibi!
Sayfa 18 - EverestKitabı okuyor
Ada, benim için yâd ettiğim bu eski zamanda, ancak benim gözlerimin seçtiği birtakım gizli varlıklar ve mahluklarla doluydu. Ve böylece başkalarına gizlenen fakat bana işaret eden, gülen, söyleyen gözler, ağızlar, yüzler, vücutlar ve ruhlardan yapılma birtakım tanışlarım vardı.
Sayfa 23 - EverestKitabı okuyor
Reklam
Ben, susan büyüklerin de, tabii unsurların da huylarını bilen, geçen saatlerin, yanan yıldızların, esen rüzgarların, kokan çiçeklerin güzelliğini seçen çocuk, hülyamın tadına vararak, bu şaşaalar arasında kendimi tebdil gezen bir şah, hatta bir ilah gibi duyardım. İçimden daha kelimelerini bilmediğim zira bunları büyüklerin lisanında duymadığım bir musikinin taşıdığını da bilir, sustuğum zamanlar hep bunu dinlerdim.
Sayfa 24 - EverestKitabı okuyor
Bu çiçek gibi kokan havalar, bu musiki gibi duyulan sükûtlar, bu hususî bahçe yolları gibi sokaklar, bu dost gibi ağaçlar, bu kuluçkaya yatmış gibi sıcaklar, böylece gönlümüzün ihtiyacına uyan ve ebediyetin ruhumuzu dinlendirecek yüzüne benzeyen günler ve geceler örerdi.
Sayfa 26 - EverestKitabı okuyor
Gittikçe emin oluyorum ki dünya manzaralarının tatlarını ruhumuza işleyen seneler daha çocukluktan yeni çıkmaya başladığımız, ve ilk gençliğe girdiğimiz zamanlar oluyor. Sonra bütün hislerimiz bize ilk gelen bu ışık etrafına tutunarak aydınlanıyor ve yaşıyor ve biz artık hep onların uğultularını duyuyor ve hep onları sayıklıyoruz.
Sayfa 29 - EverestKitabı okuyor
Şimdi, geçmiş zaman diyebileceğimiz o zamanlarda İstanbul evleri üçe ayrılabilirdi. Bunların Boğaziçi'nde su kıyılarında ve ahşap olanlarına yalı; İstanbul'un sayfiye semtlerinde, bahçe içlerinde ve yine ahşap olanlarına köşk; şehirde, ayrı harem ve selamlık daireli ve çokları kârgir olanlarına konak denilirdi. Bu kaçgöç zamanlarında Beyoğlu civarının apartmanlarında ise aileler oturmazlardı.
Reklam
Şimdi, geçmiş zaman diyebileceğimiz o zamanlarda İstanbul evleri üçe ayrılabilirdi. Bunların Boğaziçi’nde su kıyılarında ve ahşap olanlarına yalı; İstanbul'un sayfiye semtlerinde, bahçe içlerinde ve yine ahşap olanlarına köşk; şehirde, ayrı harem ve selamlık daireli ve çokları kârgir olanlarına konak denilirdi. Bu kaçgöç zamanlarında Beyoğlu civarının apartmanlarında ise aileler oturmazlardı.
103 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.