“Mustafa Kutlu'nun çiçek merakı, bana kalırsa, derin bir mevzu idi.
Okuduğu bir metinden başını kaldırdığı zaman, çiçeklerle 'göz göze gelmek' isterdi. Kanaatimce, insanlar ile çiçekler arasında bir rabıta kuruyordu. İnsan da, çiçek de zahmet isteyen şeylerdi. Her ikisine de emek vermek gerekiyordu.
Yine, bir ilişkiyi yürütmek ile bir çiçeği büyütmek, benzer hassasiyetler istiyordu. Çünkü çiçekler gibi, ilişkiler de bakıma muhtaçtı.”