Gelenek ve Yenilenme

Hasan Hanefi

Quotes

See All
..düşünceler salt boş fikirler veya soyut telakkiler değil, aksine hayat tarzları ve davranış biçimleridir.
Sayfa 17 - Otto YayınlarıKitabı okuyacak
Gelenek, kadim mirasın savunusu değil realitenin oluşturucu unsurlarından biridir.
Sayfa 19 - Otto YayınlarıKitabı okuyacak
Reklam
Bizler, çağdaş düşüncemizde, akıl ile vicdanı birbirine karıştırdığımızdan, düşündüğümüzü sanırız, aslında yaptığımız nutuk atmaktan ibarettir, bir faaliyetin içinde olduğumuzu düşünürüz aslında içinde olduğumuz heyecandır. Çünkü kadim gelenekte ve ona dair öncekilerden devraldıklarımızda aklın misyonu -en azından kelam ve felsefede- dini aklamaktır. Değişmezlik, asılların donuklaştırılması ve bu asılların realiteye baskın kılınmasıyla sonuçlanan, sonuçta ise yalnızca taklidin varlığını sürdürdüğü fıkıh usûlü hariç, (gelenekte) akıl, ne mutlak biçimde bir bağımsızlık elde etmiş ne de yönünü temel unsuru olan realiteye çevirmiştir.
Şüphesiz eskilerin 'nüzul sebepleri' ile ifade ettikleri şey, gerçekte, realitenin düşünceye önceliği ve realitenin düşünceyi yüksek sesle dile getirmesinden ibarettir. Eskilerin 'nasih-mensuh' adı altında dile getirdikleri şey de şüphesiz, düşüncenin, realitenin sahip olduğu potansiyele göre ve onun gereksinimlerine bağlı olarak yenilendiğini gösterir. Realite zayıfladığında düşünce de zayıflar; realite direnç kazandığında düşünce de direnç kazanır. Şu hâlde geleneğin, canlı olan, değişime ve dönüşüme açık bulunan realiteden bağımsız bir varlığı yoktur. O, belli bir asrın anlayışını, belli bir neslin oluşumunu ve tarihî gelişimin içinde bulunduğu evreyi ifade eder. Öyleyse gelenek, her kuşağın, kendi ihtiyaçları doğrultusunda ortaya koyduğu yorumlar toplamıdır, özellikle de geleneğin doğduğu temel kaynaklar, bu tür bir çeşitliliğe imkân tanır. Çünkü realite, bu kaynakların, üzerinde oluşumlarını gerçekleştirdikleri asıldır. Gelenek, sabit nazari inançlar ve değişime kapalı dogmalar bütünü değil aksine söz konusu nazariyelerin, belli bir çevredeki, tarihin belli durumundaki, kendi düşüncesini ortaya koyan ve kendi dünya görüşünü oluşturan belli bir toplumdaki pratiklerinin tamamıdır.
..gelenek, her kuşağın kendi ihtiyaçları doğrultusunda ortaya koyduğu yorumlar toplamıdır, özellikle de geleneğin doğduğu temel kaynaklar bu tür çeşitliliğe imkan tanır.
Sayfa 14 - Otto YayınlarıKitabı okuyacak
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.