Genç Bir Romancıya Mektuplar

Mario Vargas Llosa

Genç Bir Romancıya Mektuplar Sözleri ve Alıntıları

Genç Bir Romancıya Mektuplar sözleri ve alıntılarını, Genç Bir Romancıya Mektuplar kitap alıntılarını, Genç Bir Romancıya Mektuplar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Jorge Luis Borges muazzam bir yaratıcı, "Borgescikler" ise dünyanın en sıkıcı ve gıcık varlıklarıdır; yoksunluklarını örtbas etmek için Borges'ten aşırdıkları özgün, hakiki, güzel ve kışkırtıcı her unsur bu taklitçilerin elinde çirkin ve samimiyetsiz bir karikatüre dönüşür.
Sayfa 42 - Can Yayınları (Çağdaş)Kitabı okudu
Romancının yaratmak için başlangıç noktası yaşadıkları olsada varış noktası farklı olmak zorundadır.
Reklam
Hemingway'in (bana kalırsa) en iyi romanı olan Güneş de Doğar'daki muhteşem gizli bilgiyi hatırlar msınız? Evet, doğru hatırladınız: Romanın anlatıcısı Jake Barnes'in iktidarsızlığıdır. Asla doğrudan ifade edilmemiş olmasına rağmen metne hükmeden imalı bir suskunluktan anlaşılır. (hatta bence karakteri asıl iktidarsız kılan, okuyucunun anlatılanlardan etkilenerek karakteri buna layık görmesidir); adamı güzeller güzeli Brett'le birleştiren de bu tuhaf fiziksel uzaklık, sakınmalardan ibaret bu bedensel ilişkidir zaten; adam kadına aşkını apaçık gösterir, kadınsa ya ona âşıktır ya da bize asla açıklanmayan şu engelden dolayı aşkını gösterememektedir. Jake Barnes'in iktidarsızlığı olağanüstü derecede belirgin bir suskunluktur; okur kitabı okudukça bu yokluğu daha fazla hisseder; adamın Brett'e karşı tuhaf ve tutarsız davranışlarına şaşırır ve en sonunda adamın bu tavırlarının iktidarsızlığından ileri geldiğini keşfeder (Uydurur mu?). Bu gizli bilgi, bütün suskunluğuna karşın (veya belki de suskunluğu sayesinde) Güneş de Doğar'a son derece özgün bir hava katmaktadır.
Sayfa 106 - 107 Can Yayınları (Çağdaş)Kitabı okudu
Acaba varlıklar ve hikayeler uydurmaya yol açan ve yazarlık mesleğinin başlangıç noktası olan bu zamansızlık eğiliminin kaynağı nedir? Bence bu sorunun cevabı belli: Başkaldırı. Kendi kurguladığı yaşanılan gerçekliğe yeğleyen kişi böylece hem yaşamı ve gerçek dünyayı olduğu gibi görmeyi dolaylı yoldan eleştirip reddettiğini, hem de bunların yerine kendi hayalinin ve tutkusunun ürünlerini koyma arzusunu belirtmiş olur.
''...bazı kadın ve erkekler hayatlarını yazmaya adar, bunu bir sorumluluk, hatta mecburiyet olarak görürler, zira yalnızca bu meslek sayesinde -örneğin öyküler yazarak- kendilerini başarılı hisseder, kendileriyle barışık hale gelir, yaşamlarını harcadıkları duygusuna kapılıp kahrolmadan ellerinden gelenin en iyisini ortaya koyarlar.''
336 öğeden 371 ile 336 arasındakiler gösteriliyor.