Genç Kızlarla Başbaşa

Mümine Güneş

Quotes

See All
"Evet, yalnız bizim değil, bütün insanlığın kurtuluşu Kur'an'a bağlı. Biz ise ona yabancıyız daha. Anlayabilmiş değiliz onu. Nurumuzu, hidayetimizi, saadetimizi rafa kaldırmışız. Karanlıklar içinde şaşkın şaşkın bakınıp duruyoruz. . "
Sayfa 88 - Nesil Yayınları
Eğer her şey toprak olacak olsaydı, her şeyden bir şeyi ve bir şeyden her şeyi yaratan kudret Sahibi, neticesi toprak olacak bu varlıkları hiç yaratmaz ve bu benzersiz icraatı hiç devam ettirmezdi. Halbuki O, gayesiz işlerden paktır.
Reklam
İşte bu yalnızlık, sanki benim için bir çözülme devresi olmuştu. Ben bir tohumdum ve çözülme için yalnızlık toprağına atılmıştım. Her şeyi o yalnızlıkla buldum. Bu yalnızlık beni dünyanın cazibesinden kurtarıp Rabbime bağladı. O zamanlar bu yalnızlıktan kurtulmak için uğraşıp dururdum. Fakat her defasında manevi bir tokat yiyerek, yine o yalnızlığın içerisine atılırdım. Şimdi anlıyorum ki, o hissettirici yalnızlık, benim için eşsiz bir lütufmuş. Yoksa ben de şu bedbaht insanların arasına katılabilir, sürüklenip giderdim. Hidayete eriştiğim zaman anladım ki, beni diğer insanların çirkin hareketlerine katılmaktan alıkoyan ve daima yalnızlık köşesinde koruyan duygu, paha biçilmez bir ihsanmış.
"Evet, kabir, biz müminler için sonsuz hayatın başlangıcıdır. Cennet bahçelerine açılan bir kapıdır. Başta Peygamberimiz (a.s.m.) olmak üzere, nuranî zatların himayesinde nuranî bir meclistir... İnanmayanlar, her an ölüm korkusuyla titriyorlar. Çünkü onlar için kabir, hiçlik ve karanlık kuyusudur. Onların aldıkları her lezzette binler elem izi var.
İmansızlık hastalığına tutulmuş olan arkadaşlarım, beni ahiret hakkında şüpheye düşürdüler" Ahirete inanmamak... Ne p müthiş bir azap! Kısacık bir dünya hayatı ve rahatlığı için çırpınmak... "Saadet" zannedilen şeylerin bir süre sonra ıstırap kaynağı olduğunu görmek... Evet, dayanılmaz bir azap. "Ahiret! Elbette var. Görüyorsun, değil mi yeryüzü her baharda nasıl diriltiliyor! Bir gün gelecek, dünya toprağı içinde çürümüş, dağılmış olan bizler de böyle dirileceğiz. Ve buradaki amellerimiz ya azap veya mükâfat meyvesini verecek. Şimdiki şu vicdan azapların, oradaki büyük mahkemeye işaret ediyor aslında. Evet, küçücük bir mahkeme olan vicdanında bile, seni daima sorgu ve suale çeken bir hâkim var
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.