Ne zaman ki şiddetli yağmurlar, tipiler, fırtınalar olsa; işte diyorum, evde olmak dışarda olmaktan çok daha iyi ya da tem tersi. Ama ne zaman güneş doğup da güzel bir gün olacağını müjdelese elimde olmadan haykırıyorum. "İşte, gök kubbe yine insanların mahvedebilecekleri bir güzellik bağışlıyor yeryüzüne!" Mahvetmedikleri ne var ki? Sağlık, şöhret, mutluluk, keyif...ve bunu çoğunlukla ahmaklıklarından, düşüncesizliklerinden, bencilliklerinden yaptıkları halde her zaman iyi niyetli olduklarını iddia ediyorlar! Öyle ki birbirlerini böyle mahvetmesinler diye diz çöküp hepsine yalvaracak duruma geliyorum!
Bunu niçin yapıyorum ki? Beni kaygılandıran, bana acı veren şeyleri niçin kendime saklamıyorum? Niçin ayrıca seni de üzüyorum bunlarla? Niçin sana hep, bana acıma ve sitem etme fırsatı veriyorum? Olsun, bu da yazgımın bir parçasıdır herhalde!
“Piyanoda meleksi bir beceriyle çaldığı bir parça var... Parça o kadar basit ve o kadar ruhani ki! Bu onun en çok sevdiği melodi ve o ilk notayı çaldığı zaman bütün acı, dert ve tasa beni terk ediyor.”