İlk incelemem olduğu için ne yazacağımı bilememekle birlikte bir incelemeden daha çok duygu aktarımı olacağını da belirtmek isterim. Çok fazla olmasa da ufacık spoilerlan için de şimdiden özür dilerim :)
Bir kadın düşünelim. Sevdiği bir adam var. Onu hayatı boyunca mutlu edecek, güvenilir, sadık, güzel huylu bir adam. Hep bir aradaydılar ve hep de öyle olacaklar. Sonları belli, evlilik!
Sonra aynı kadın başka bir adamla tanışıyor. Sevdiklerinin yanında nesesizliği günah sayacak kadar naif bir adam. Kadının ruhunun bütün inceliklerine sahip o daha ağzını açmadan ne diyeceğini bilecek bir adam. Bütün hayatı bu kadından ibaret olacak olan bir adam. Kadının tüm kalbiyle 'aşık olabileceği' bir adam.Tam anlamıyla ruh eşi..
Zavallı yüreğindeki aşkından başka hiçbir şeyi olmayan Genç Werther.. Şartların, kişilerin,zamanın önemi olmaksızın aşkım gücüne yenik düşen zavallı Werther.. O kadar naif o kadar ince ruhluydu ki bu dünya ona hakkettiği değeri asla veremedi. Ruhuna, fikirlerine, kişiliğine hayranlık duymamak, kendini onun yerinde düşünmemek elde değil. Somurtmayı, kıskançlığı, kalp kırmayı marifet edinenlerin dünyasında nesesizliği günah sayan bu adama olsa olsa hayran olunurdu zaten.
Aşkı, heyecanı, tutkuyu ve daha birçok hissi bu denli iyi duyumsayan pek az insan vardır. Kuşkusuz Werther bu kişilerin başında gelir. Herkesin en azından bir kez okuması gerektiğini düşündüğüm muhteşem bir kitap. Daha doğrusu bir arkadaş..
Ah, Canım Werther! Keşke bir kez olsun hayatımda seninle konuşabilseydim de bir kez olsun gözyaşlarına ortak olabilseydim...