Raoul Vaneigem belki de 68 kuşağına görünmeyen etkisi olanların başında gelir. Devrimi gündelik hayat mücadelesinden başlatan döneminin yazarlarından çok farklı düşünen biriydi. Sitüasyonist hareketin öncü teorisyenlerindendi ayrıca. Sitüasyonist akım yaklaşık olarak 1957-1972 arası avantgardlıktan, dada'dan, sürrealizm'den, ve lettrizm'den etkilenmiş, anarşik ögeler barındıran bir sanat akımıdır. Paris merkezli "situationiste internationale" dergisi çevresinde birleşmişlerdir. Diğer bilinen en meşhur üyesi gösteri toplumu kavramıyla ön plana çıkan Guy Debord'dur.
Vaneigem henüz 68 eylemlerinin başlamadığı bir dönemde parça parça bu eseri yazmaya başlamıştır. Fransa'nın Cezayir'de yaptıkları, Vietnam savaşı, Küba devrimi, anti kapitalist mücadeleler derken modern dünyaya bir başkaldırı diyebiliriz bu eser için. Nihilist tüketim toplumuna ve alışkanlıklarına karşı ayaklanma çağrısıdır. Gösteri toplumunun gözüne parmak sokup, duvarlara yaratıcı sloganlar yazarak devrim daha eğlenceli bir hale getirmişlerdir.
Gündelik hayat üzerine çokça durum tespitleri yapmıştır Vaneigem. Devrim zannettiğimiz üzere dağlarda, kışlalarda, siperlerde ve cephelerde olmuyor artık. Gündelik hayatımızın içinde rutinlerimize, alışkanlıklarımızı, hayat felsefemize dair de devrimci bir bakış açısına sahip olmamız gerekiyor. Çünkü mücadele edilecek düşman modern dünyada çok sinsidir ona göre. İnsanı kendine yabancılaştırarak kaleyi içten fetheder.
Kitabı sakin bir kafayla okuduğunuzda, kendi öz farkındalığınıza vardığınızda mükemmel ufuklar açıyor önünüzde.
