"Nev-i insanî bir nefistir, dirilmek üzere ölecek. Ve küre-i arz dahi bir nefistir, bâkî bir sûrete girmek için o da ölecek. Dünya dahi bir nefistir, âhiret sûretine girmek için o da ölecek!"
Madem hakikat budur.. ve madem her güzel, güzelliğini sever ve elinden geldiği kadar muhafaza etmek ister ve bozulmasını istemez.. ve madem güzellik bir nimettir. Nimete şükredilse månen ziyadeleşir. Şükredilmezse değişir, çirkinleşir. Elbette aklı varsa hüsün ve cemâlini, günahları kazanmak ve kazandırmak ve çirkin ve zehirli yapmak ve o nimeti, küfran ile medar-ı azap bir surete çevirmekten bütün kuvvetiyle kaçacak. Ve o fânî, beş-on senelik cemâli bâkileştirmek için meşrû bir tarzda istimal ile o nimete şükredecek. Yoksa ihtiyarlıkta uzun zaman istiskale maruz kalıp, me'yusâne ağlayacak.
Nev-i beşerin hayat-ı dünyeviyesinde en cemiyetli merkez ve en esaslı zemberek ve dünyevi saadet için bir cennet, bir melce, bir tahassüngah (sığınak) ise aile hayatıdır. Ve herkesin hanesi, küçük bir dünyasıdır. Ve o hane ve aile hayatının hayatı ve saadeti ise; samimi ve ciddi ve vefadårane hürmet ve hakiki ve şefkatli ve fedakårâne merhamet ile olabilir. Ve bu hakiki hürmet ve samimi merhamet ise ebedi bir arkadaşlık ve daimi bir refakat ve sermedi (sonsuz) bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve hudutsuz bir hayatta birbiriyle pederâne (bir babaya yakışır tarzda), ferzendane (bir evlada yakışır tarzda), kardeşāne, arkadaşâne münasebetlerin bulunmak fikriyle ve akidesiyle olabilir.
İnsanların hayat-ı içtimaiyesinin en kuvvetli medarı olan gençlerin, delikanlıların, şiddet-i galeyanda olan hissiyatlarını ve ifratkâr bulunan nefis ve hevâlarını tecavüzattan ve zulümlerden ve tahribattan durduran ve hayat-ı içtimaiyenin hüsn-ü cereyanını temin eden, yalnız cehennem fikridir. Yoksa cehennem endişesi olmazsa, "el-hükmü li'l-galib" kaidesiyle o sarhoş delikanlılar, hevesâtları peşinde bîçâre zayıflara, âcizlere, dünyayı cehenneme çevireceklerdi.. ve yüksek insaniyeti, gayet süflî bir hayvaniyete döndüreceklerdi.
el-hükmü li'l-galib: güçlü olanın sözü geçer
Ey hapis musibetine düşen bîçâreler! Madem dünyanız ağlıyor ve hayatınız acılaştı; çalışınız, ahiretiniz dahi ağlamasın... ve hayat-ı bakiyeniz gülsün, tatlılaşsın. Hapisten istifade ediniz.