Timur adlı bir psikoloji öğrencisi ve tesadüfen karşılaştığı Yakup beyin mini hikayeler tadında tanımlamarı ile kişinin kendini bulması ,var etmesi ve yapılandırması üzerine bir serüvenle yıla çıkılmış bir Cüceloğluyla karşımızda. İçerik bakımından uzun olsa da farklı konularla taze bir bilinç uyandırması, aaa bu görmezden geldiğimiz şeylere tekrar bir aşina oluyorsunuz. Tüketim çağında pek çok şeyi görmezden geliyoruz, yok sayıyoruz, hikayeler size onları tekrar tekrar hatırlatıyor.
Tüm meselenin seni farklılaştirmaya çalışan dünyada kendin olarak kalabilme savaşı, var olmak ve kendini kendinden özgür kılmak.
Yazar buna etki eden kültür ,sosyolojik, psikolojik, toplumsal, ailesel, cinsiyet kavramları vs. birçok konuyla ele almış.
Kültür robotlugu olarak tanımladığı sorgulamadan kabul gördüğümüz ve yaptığımız yaşam tercihi ile bunu kırıp şahsiyetimizi oluşturma yani yaptıklarının bilincinde olarak hareket etme arasındaki farkı biz olma süreci ve kendimize tanıklık ile var etme deneyimi yaşatıyor.
Kültür olarak aktarılan sorgusuz eylemlerimize tanımlama sistemi deniyor ve buna uygun hareket bicimimize de değerlendirme sistemi olarak ikiye ayırıyor. Bunun içinde bir de korku kültürüne değiniyor. Bununda kendi içinde tutarlılığı sadece güç ile olacağından bahsediyor
