Gerçi Rum İsek de Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz

Evangelia Balta

Gerçi Rum İsek de Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz Sözleri ve Alıntıları

Gerçi Rum İsek de Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz sözleri ve alıntılarını, Gerçi Rum İsek de Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz kitap alıntılarını, Gerçi Rum İsek de Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ah yıkıcı dünya, bizi hangi aşırılıklara sürükledin? Şimdi bu acılarla felaketimizi bize tükettirebilecek misin?
Gelveri'nin ve etraf köylerin Türkleri, Mersin'e doğru giderken her geçtiğimiz yerden bizi yolcu ettiler. Kimileri Aksaray-Ereğli, kimileri Niğde-Ulukışla yolundan gittiler. Türkler susuzluğumuzu gidermek için bize ayran sunarlardı; dostlarımız bizi kucaklıyordu. Ağlıyorlardı ve bize, "Neden gidiyorsunuz? Bu güne kadar kardeş kardeş birlikte yaşıyorduk?" diyorlardı. Aksaray-Ereğli arasında arabalarla aile olarak bir arada giderken hızla bize doğru atını süren birini gördük. Gelveri'nin muhtarı amcam Nikos Laskidis'e borcu olan Aksaray köyünden bir Türk'tü bu. Borcunu ödemek için parası yetmeyince amcama, "Geri kalanını Yunanistan'a göndereceğim," der. Amcam, "Helal olsun, istemiyorum!" diye cevap verir. Helal olmazsa öteki dünyada alacaklıların onları kovalıyacağına ve rahat yüzü görmeyeceklerine inanırlar. Bundan dolayı Gelveri'den ayrılacağımız günler yaklaştıkça gelip eski borçlarını, hatta dedelerinin ve dedelerinin babalarının bile borçlarını öderlerdi.
Reklam
Yunanistan devletinin dilsel homojenleştirme siyaseti ve Türkçe konuşanların en kısa sürede yeni koşullara uyum sağlama ihtiyaçları tek dilli kültürü dayatıyordu. Türkçe konuşan Rum Ortodokslar nihayet Yunan diline geçiyordu, ama bu süreç uzun ve acılı olacaktı.
Gerçi Rum isek de Rumca bilmez Türkçe söyleriz, Ne Türkçe yazar okuruz ne de Rumca söyleriz, Öyle bir mahludi hatt-ı tarikatımız vardır, Hurufumuz Yunanice, Türkçe meram eyleriz.
Sayfa 117Kitabı okudu
Sürüp giden ve gidecek çalışmalardan birinin de, arşiv belgele­riyle Küçük Asya Araştırmaları Merkezi'nde korunan mübadil ta­nıklıklarının birbirlerini bütünleyecek biçimde ele alınmaları oldu­ğunu belirtmem gerek. Anadolu'da Karamanlılar, Yunanistan'da mübadiller olarak bilinen bu insanlara ait tanıklıkların yorumlan­ması, en az resmi arşivler
Yunanistan devletinin dilsel homojenleştirme siyaseti ve Türkçe konuşanların en kısa sürede yeni koşullara uyum sağlama ihtiyaçları tek dilli kültürü dayatıyordu. Türkçe konuşan Rum Ortodokslar nihayet Yunan diline geçiyordu, ama bu süreç uzun ve acılı olacaktı.
Reklam
Rumca Bilmez Türkçe Söyleriz karanıanlılar ve karamanlıca edebiyat üzerine araştırmalar
Bu kitabı Robert Anhegger'in (1911-2001) aziz hatırasına ada­dım. Anhegger'le 1987 yazında tanıştım. Yeni basılan "Karamanlı­ca Bibliyografyasına Ek" başlıklı iki ciltlik çalışmamı vermek üzere Bülent Berkol'la birlikte onu ziyaret etmiştim. Ziyaretimden bir yıl önce dostu Vedat Günyol'la ( 1911 -2004) beraber yayına hazırladık­ları
Erol Üyepazarci
Bu kitapta yayımlanan her bir çalışmada bana destek veren, katkıda bulunan herkese olan borcumu da bu vesileyle bir kez daha dile getirmek isterim. Küçük Asya Araştırmaları Merkezi'ne bu kitaba zarafet katan arşiv fotoğraflarını kullanma izni verdiği için yürekten teşekkür ederim. Bu fotoğraflar göçmen belleğini kayda geçirmek üzere KAAM için saha çalışması yürüten araştırmacıların kameralarıy­la çekilmişlerdi. Görüntülerin her biri o sırada saniyenin kesrinde yaşantıların küçücük bir bölümünü yakalar. Şimdiyse her biri bir ömrün hatıralarını yaşatıyor. Bu makaleleri Türkçeye çevirmek gibi güç bir işi üstlenen tüm çevirmenlere de gönülden teşekkürlerimi sunarım - özellikle de 90'lı yıllara ait ve öncü nitelik taşıyan, bazıları ortak imzalı ma­kalelerimi Tarih ve Toplum ile Müteferrika dergilerinde basılmak üzere çeviren Herkül Millas ve Erol Üyepazarcı'ya. Ve tabii ki eser­lerimin çoğunu Türkçeye kazandıran dostum Ari Çokona'ya sami­mi teşekkürler yolluyorum. Çeviri kadar önem taşıyan bir işi yaparak, bu kitabın derlen­mesine ve yayımlanmasına önayak olan Sabri Koz'a da çok teşek­kür ederim. Onun sebatı olmasaydı bu kitap ortaya çıkamazdı. 1990'ların ortalarından beri benim Karamanlıca konusundaki ça­lışmalarımın Türkçe yayımlanarak Türk okuruyla buluşması hu­susunun üzerinde ısrarla duran kişi odur.
Anadolu'da Karamanlılar, Yunanistan'da mübadiller olarak bilinen bu insanlara ait tanıklıkların yorumlan­ması, en az resmi arşivler kadar önem taşıyor.
Reklam
Karamanlika/Gagavuzca/Türkçe/Rumca
Bu kitapta derlenen makaleleri bir kelimeyle tanımlamak ge­rekirse, çeşitlilik sentezden daha uygun bir terim. Mart 2010'da bu kitabı oluşturacak makaleleri seçerken amacım, uzun yıllardır içinde olduğum Karamanlıca araştırmaları alanındaki farklı baş­lıklara dair en geniş yelpazeyi, Türkiye'de de gelecek vaat eden bu araştırma alanında