O bir “evler” şairiydi; evleri, odaları, tabloları, saksıları, sandıkları yazdı. Oyalı mendilleri, dantelleri, çehreleri şiirlerine konu edindi. Yaşama dair ne varsa, fazla uzağa gitmeden, etrafta gözüne ilişenlerle anlattı. Ne coşkusu ne de şiire bağlılığı hiç eksilmedi hayatından. Cam kasede, soyulmuş buzlu ceviz, hep tanığı oldu şiirlerinin. Hüznünü anlatmaya leblebi dolu kesekağıdı, sevdasını dile getirmeye bir mendil yetti...