Söylemeye geldiğim şarkı bugüne kadar söylenmedi. Günlerimi çalgımı çalarak ve çalmayarak geçirdim. Vakit; zamanında gelmedi, kelimeler doğru dizilmedi Kalbimde yalnız arzunun iztırabı var.
Borçlarım çoktur, muvaffakiyetsizliklerim büyük, utancım gizli ve ağır... Fakat yine, senden kendim için bir iyilik istemeye geldiğim zaman niyâzımın kabul edilmemesi korkusuyla titriyorum.
Sayfa 12 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - PDFKitabı okudu
Mahbus, söyle bana, seni bağlayan kimdi?
Benim Efendimdi. Mahbus cevap verdi.
Zenginlik ve iktidar hususunda herkese tefevvuk edeceğimi sanıyordum ve kendi hazineme, kralıma ait olan parayı yığdım. Uykumu yenemeyince Efendimin yatağına uzandım ve uyandığım zaman gördüm ki kendi hazine dairemde bir mahbusum."
"Mahbus, söyle bana, bu kırılmaz zinciri kim dövdü?"
Mahbus, "Bu demiri ben kendim dikkatle dövmüştüm," dedi. "Sandım ki yenilmez iktidarım, beni ihlal edilemez bir hürriyet içinde bırakarak, bütün dünyayı bir esir gibi tutacaktı. Böylece gece ve gündüz büyük ateşler ve zalim, sert vuruşlarla zincirin üstünde çalıştım. Nihayet tam çalışma bitmiş ve zincir halkaları kırılmaz bir şekilde tamamlanmıştı ki, onun beni bağlamış olduğunu gördüm. "
Sonsuz dünyaların deniz kıyısında çocuklar toplanırlar. Üstlerinde uçsuz bucaksız sema hep hareketsiz ve rahat bilmeyen su azgın bir haldedir. Sonsuz dünyaların deniz kıyısında çocuklar bağrışmalar ve rakslarla toplanırlar.
Toprakta evlerini inşa eder ve boş istiridye kabuklarıyla oynarlar. Kurumuş yapraklarla sandallarını örerler ve onları gülümseyerek vâsi derinlerinde yüzdürürler. Çocuklar dünyaların deniz kıyısında oyunlarını oynarlar.
Onlar yüzmek bilmezler, ağ atmasını bilmezler. Çocuklar çakıl taşlarını toplayıp tekrar dağıtırlarken, inci arayıcılar inci için denize dalarlar, tüccarlar gemileriyle seyahat ederler. Onlar saklı hazineler aramazlar ve ağ atmasını bilmezler.
Deniz kahkahalarla yükselir. Soluk parıltılar deniz sahillerinin gülümseyişidir. Ölüm taşıyan dalgalar, bebeğinin beşiğini sallayan bir anne gibi çocuklara manası olmayan şarkılar söyler. Deniz çocuklarla oynar ve soluk parıltılar deniz sahilinin gülümseyişidir.
Sonsuz dünyaların deniz kıyısında çocuklar toplanırlar. Fırtına, yolları olmayan göklerde dolaşır; gemiler, iz tutmaz sularda kazaya uğrarlar; ölüm her tarafı kaplamıştır ve çocuklar oynarlar. Sonsuz dünyaların deniz kıyısında çocukların büyük toplantısı vardır.
Sayfa 27 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Benden yalnız bir küçük parça kalsın ki, böylelikle sana “Benim her şeyimsin,” diyebileyim.
İrademden yalnız bir küçük parça kalsın ki, böylelikle seni her tarafta hissedip her işimde sana koşabileyim ve her an aşkımı sana sunabileyim.
Benden yalnız bir küçük parça kalsın ki, böylelikle seni hiç gizlemeyeyim.
Zincirlerimin yalnız bir parçası kalsın; çünkü ancak bu sûretle senin iradene bağlı bulunuyorum ve senin maksadın benim hayatımda rol oynuyor - bu, senin aşkının zinciridir.