İktidar partisinin adından sık sık söz ettiren bir üyesi, Massachusetts Institute of Technology’de siyasetbilim doktorası yapmış genç bir milletvekiliyse, “Hele televizyonlarımız konuyu şöyle enine boyuna ele alıp irdeleyerek aydınlatsınlar da ondan sonra konuşalım,” diyerek benzerlerinin büyük çoğunluğunun eğilimini dile getirmekteydi: önce televizyonları izlemeli ve buradan yansıyacak ışıktan yararlanmalıydı, çünkü, bugün olduğu gibi o gün de evde, sokakta, okulda, partide ve hükümette herhangi bir tasarı ya da etkinliğin geçerlilik kazanabilmesi için önce birkaç televizyon izlencesine konu olması ve olumlu bulunması gerekmekteydi.
Burası Türkiye'ydi, işlerini hızla yoluna koyabilmek için her şeye değerinin birkaç katı para ödemeye, hatta, karşısındakilerin ağırlığına göre, görkemli gökdelen daireleri armağan etmeye bile alışmıştı......