Gerçekler zehir gibiydi. Ne pahasına olursa olsun uzak durulması gerekiyordu; insanlar bir gerçeği öğrendi sanarken aslında yalnızca onun bir kırılmasına ulaşıyordu. İki insanın gördüğü aynı çiçek, onlardan zihninde canlandırmaları istendiğinde aynı çiçek olarak kalamazdı; artık birbirinden farklı iki çiçek olacaktı. Gerçekten olanı öğrenmeyi dert edinmemeliydi; onu mutlu edecek şeye inanmalıydı. Kendine daha az acı dolu bir dünya yaratması ve onda yaşaması yanlış değildi.
"Yalan söylemenin en büyük tehlikesi yalanların sahte olması ve bu yüzden gerçekliği yansıtmaması değil; bu sahteliklerin, diğer insanların zihninde gerçeklere dönüşmesidir."