Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gol Kralı

Aziz Nesin

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Çünkü bir insan bir işi yapmazsa, o işin lafını yapar.
Sayfa 128Kitabı okudu
Tanıdık.
Kerkenez Sevim, o tip kadınlardandı ki, dünyanın bütün üstün erkek niteliklerini kendinde toplamış bir adam onu sevse, o burun kıvırır, ama dünyanın en sünepe erkeğini başka bir kadın elinden alsa, onun uğruna yanar tutuşurdu. Mutluluğunun, elinden kaçırdıktan sonra farkında olur ya da elinden kaçırdığı her şeyi mutluluğu sanırdı.
Reklam
Bu spor yazarlığı öyle bişey ki abicim, bu işte tutunabilmek için ya spor yapamayacaksın, ya da yapsan bile beceremeyeceksin... Çünkü, bir insan bir işi yapmazsa, o işin lafını yapar... Öyle dii mi abicim?... Bak, mesela moruklamiş adamlar vardır, boyuna zamparalıklarını anlatırlar. Neden? Yapamıyorlar, yapamayınca da lafını yapıyorlar... Bizimki de işte öyle...
aslında o kadar zor değiliz
Canım bu kadınlar da hiç anlaşılır yaratık değillerdi… “Gel” deyince gidiyor, sonra da “git” diye kovuyordu.
Maç neden izlenir?
Bu maçların, insanlara boşalmaları, kızgınlıklarını kusmaları, söyleyemediklerini söylemeleri için yardımı, yararı oluyordu. Yoksa, yirmiiki delikanlının bir şişik meşini, karşılıklı iki delikten geçirmek ya geçirmemek için çekişmelerinin ne kendi vücutlarına, ne de o yirmiiki delikanlının vücuduna bir yararı olmayacağını, stadyumu dpldurup taşıran top delisi bu onbinlerce kişi hiç bilmez, anlamaz olur muydu? Yoksa şu kamburun, şu çolağın, şu topalm, şu veremlinin, bir haftalık gündeliğini bir maç biletine veren şu işçinin, şu öksürüklünün burda işi neydi? Spor için mi, kuvvetlenmek için mi doluyorlardı stadyum denilen bu hastaneye? Gerçekte onlar boşalıp rahatlamayı gereksiniyorlardı. Ama kime, kimlere sövmeleri gerektiğini bilmediklerinden, bilseler de onlara sövmeleri olanaksız olduğundan, şu zavallılar umarsızlık içinde birbirlerine, hakeme, karşı takım oyuncularına sövüp bağırıp rahatlıyorlardı. Halkta birikmiş ve çıkış yolu bulamayan coşkuların, böylece tehlikesizce boşalmasıysa, yönetmenlerin, politikacıların işine geliyordu.
Derler ki bizim insanımızın ısınması için sıcaklıktan çok, ateşi gözüyle görmesi gerekir. Doyması için de öyle… önce gördükleriyle gözü doymalıdır. İnançları da öyle; ancak gördüklerine inanır. Kadın konusunda da hiç başka türlü değil. Kadın mı? Onu etiyle buduyla, gerdanı göbeğiyle ortada görmelidir. Ondan, çiroz gibi kadından hoşlanmaz. Ne kadarcık yeri var ki görülecek, gözü doysun…
Sayfa 274Kitabı okudu
Reklam
Bırakmak elimde değildi. Ben topu bırakmadım ama, en sonunda o beni bıraktı...
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.