Aşkını gizli tutmak, öfkeni içine atmak gibiydi. Sizi içten içe yer bitirirdi, ta ki en sonunda çığlık atmak ya da bir şeyleri tekmelemek isteyene kadar.
"Ne oldu peki? Ayağını gördüğün her su birikintisine sertçe vuruyorsun ve gördüğün ilk kişiyi dövecek gibi duruyorsun."
"O zaman neden etrafımda dolaşıyorsun? Dayak yemekten korkmuyor musun?"
"Sen bana asla kıyamazsın. Yüzüm fazla güzel."