Gün çekilirken her şey daha gerçek hale geliyor. Sıradan sözcüklerden gerçek sözcüklere, aklın saydamlığından belirsizliklere, unutkanlıktan huzursuzluğa, uyuşukluktan aşırılığa geçiyorum. Başına buyruk gölgeme, geride bıraktığım ayak izlerine, geçmiş bütün hüzünlerime yavaşça değerek geçiyorum, çünkü akşamı geceden ayıran çizginin iki ucu arasında uzun, dar bir yol var.
Sayfa 30