Google Sırları sözleri ve alıntılarını, Google Sırları kitap alıntılarını, Google Sırları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Google'da varsayılan liderlik stili, bir yöneticinin cezalar ve ödüller üzerine değil, yoldaki engelleri temizleyip kaldırma ve ekibine ilham verme üzerine odaklandığı bir stildir.
Geleneksel güç araçlarını liderlerin elinden almaya ve karar verirken verilere dayanmaya ilaveten, Google’cılara kendi işlerini ve şirketi şekillendirmeleri için çok rastlanmayan bir özgürlük taniriz. Bunu ilk kez yapan Google değildir. Altmış beş yıldan fazla bir zamandır, 3M kendi çalışanlarına araştırma yapmak için zamanlarının yüzde 15'ini teklif etmiştir: “3M’in özündeki inanç, yaratıcılığın özgürlüğe ihtiyacı olduğudur. Bu nedenle, yaklaşık olarak 1948'den beri, çalışanlarımızı iş saatlerinin yüzde 15'ini kendi projeleri üzerinde harcamaya teşvik etmiş bulunuyoruz: Bizim kaynaklarımızı almaya, kendilerine has bir ekip kurmaya ve sorun çözme yolunda kendi içgörülerini izlemeye.
Amerikan şirketleri 2011 yılında öğrenim programları için 156 milyar 200 milyon dolar harcadılar, yani sarsıcı bir meblağ. Yüz otuz beş ülke bu miktarın altında GSMH'lere sahip.
Bilinçli öğrenme kavramı aynı zamanda uzun vadeli öğrenme açısından geçerlidir. Kendi ortaokulumda, öğretmenler iki yıl istihdam edildikten sonra kadroya geçerler. Ondan sonra, maaş artışları sırf kadronun bir fonksiyonudur: Hiçbir anlamlı performans standardı yoktur ve işten atılmak neredeyse olanaksızdır. Öğretmenlerin notlarını kıyaslamaları için hiçbir teşvik yoktur ve çoğu zaman aynı konuyu onlarca yıl boyunca öğretirler. Yirmi beş yıldır öğretmenlik yapan fakat anlattığının içeriğini veya bunu sunuş tarzını en az yirmi yıldır hiç değiştirmemiş olan bir Amerikan tarihi öğretmenim vardı. Yirmi beş yıllık tecrübesi vardı fakat bunun yirmisi aynı senenin yirmi kez tekrarından ibaretti. Geribildirim olmadan tekrar ve onun durumunda aynı zamanda herhangi bir motivasyon olmadan yapılan tekrar. Yirmi yıldır kendini hiç geliştirmemişti.
Peki, Oksijen Projesi neyi başarmak istiyordu? Bir hipoteze göre, projenin amacı yöneticinin kalitesinin ekip performansı üzerinde hiçbir etkisi olmadığını kanıtlamaktı. Neal şöyle bir açıklama yapmıştı: “Ekibin dikkatli olması gerektiğini biliyorduk. Google'ın, diğer şirketlerin tartışılmaz gerçek olarak tanımladığı şeyleri kanıtlamak için bile yüksek standartları vardır. Basit ilintiler yeterli görülmez. O yüzden, biz düşündüğümüzün tam tersini kanıtlamaya giriştik, yani yöneticilerin önemli olmadığını kanıtlamaya çalıştık. Neyse ki bunda başarılı olamadık ."
Google'daki mühendisler , yöneticilerin önemli olmadığına yürekten inanıyorlardı . Yüzeyden bakıldığında bu, mantık dışı görülebilir. Ama mühendislerin yönetilmekten ne kadar nefret ettiğini göz önüne almanız gerekir . Onlar yöneticileri sevmezler ve kendileri de yönetici olmaktan kesinlikle hoşlanmazlar .
“İyi bir mühendis vasat üç yüz mühendise bedeldir ve geleneksel performans ile ödeme sistemleri, insanlara katkıları ölçüsünde değil, hiyerarşiye göre ödeme yapılmasına yol açar.”
Alan EUSTACE
Son ölçtüğümüzde yüzde 10 civarında dönmekteydi. Bazı açılardan, yüzde 20 zaman fikri bunun realitesinden daha önemlidir. Bu bir nevi resmi yönetim denetim hatlarının dışında faaliyet gösterir ve bu daima bu şekilde olacaktır çünkü en yetenekli ve yaratıcı insanlar zorla çalıştırılamazlar.
Eğer hiyerarşik olmayan bir ortam istiyorsanız, değerlerinizin göze çarpmasını sağlayan bazı hatırlatıcılara ihtiyacınız olacaktır. Aksi takdirde, insan doğanız kaçınılmaz olarak baskın olmak isteyecektir. Sembollerin ve öykülerin önemi vardır. Başkan Gerald Ford'un basın sözcülüğünü yapan Ron Nessen, patronunun bir liderlik öyküsünü bizimle şöyle paylaşmıştı. “Başkan’ın bir köpeği vardı. Adi Liberty idi. Liberty bir gün Oval Ofis’in halılarından birisinin üzerine pisler ve görevli korumalardan biri bunu temizlemek için koşturur. Jerry Ford, ‘Bunu ben yapacağım. Yolumdan çekilin, ben yapacağım. Hiç kimse bir başkasının köpeğinin yaptığı pisliği temizlemek zorunda değildir,' der.”
Çocukken bizi hep kısa boylulardan uzun boylulara doğru sıraya dizerler. Bizi sınıflandırırlar ve bize olağanüstü veya kabul edilebilir olduğumuzu ya da daha iyi olmamız gerektiğini söylerler. Büyüdükçe, sınıflarımızda da bir sıralamaya tabi tutuluruz, sınavlara gireriz ve aldığımız notlar ulusal ortalamalarla karşılaştırılır. Üniversiteye başvururken, müstakbel okulumuzun sıralamada kaçıncı olduğuna dikkat ederiz. Kısacası, hayatımızın ilk yirmi yılını başkalarıyla mukayese edilerek geçiririz.
O yüzden, birer yetişkin olduğumuzda kendi iş çevremizi yaratırken aynı şartları yeniden yaratmamıza da fazla şaşmamak gerekir. Yapmayı bildiğimiz şey budur.
İyi bir yöneticiye sahip olmak nefes almak kadar hayatidir. Ve eğer biz yöneticilerimizi daha iyi yaparsak bu, ciğerlerimize taze hava çekmek gibi bir şey olur.
Öğrenen kişi için, gerçek uygulayıcıların öğretiyor olmaları akademisyenleri, profesyonel eğitimcileri veya danışmanları dinlemekten çok daha etkilidir. Akademisyenler ve profesyonel eğitimciler genellikle teorik bilgiye sahip olurlar. Bir şeylerin nasıl gitmesi gerektiğini bilirler fakat bunları yaşamamışlardır. Danışmanlar genellikle yüzeysel, üçüncü elden öğrenilmiş bilgiye sahiptirler. Bunlar çoğu kez sürekli bir deneyimden ziyade, şu veya bu müşteri ile birkaç ay geçirmekten veya yine başka bir danışmanın değerlendirme raporuna göz atmaktan elde edilmiştir.
Çocukken bizi hep kısa boylulardan uzun boylulara doğru sıraya dizerler. Bizi sınıflandırırlar ve bize olağanüstü veya kabul edilebilir olduğumuzu ya da daha iyi olmamız gerektiğini söylerler.
Google’da varsayılan liderlik stili, bir yöneticinin cezalar ve ödüller üzerine değil, yoldaki engelleri temizleyip kaldırma ve ekibine ilham verme üzerine odaklandığı bir stildir.