Görgü Tanığı - Bir Gazetecinin Sıradışı Anıları

Orhan Karaveli
Ah!... Gerçekleri ve geleceği zamanında göremeyen... görseler de kabullenmeye yanaşmayan politikacılar ve devlet adamları! Nasıl da kötülük yapıyorsunuz kendinize ve ülkenize. Önünüzde nice örnek varken, bugün bile!...
Sayfa 175Kitabı okudu
"Bakın çocuklar, 'gönül', kelime ve anlam olarak Türkçede vardır yalnızca. Bunun tek istisnasının Farsçadan gelen 'dil' olduğu söylenebilir..." derdi ve eklerdi: "Onlardaki coeur'ün, heart'ın, herz'in karşılığı bizdeki 'kalp'tir. Bizde fazladan bir de 'yürek' vardır. Peki ya 'gönül?' Bu kelimenin taşıdığı kavramı başka hangi dilde bulabilirsiniz?...Yabancı dil öğrenin, ama Türkçemizin kıymetini bilin. Ona sahip çıkın!..."
Sayfa 24 - Nihad Sami Banarlı - Galatasaray Lisesi Edebiyat Öğretmeni.Kitabı okudu
Reklam
Ama 60 yıldır, bizleri yönetme görüntüsü altında, bir zamanlar tüm dünyanın hayranlık duyduğu, Atatürk Cumhuriyeti’nin temeli olan devrimleri yozlaştıranların… gerçek bir Türk buluşu olan Köy Enstitülerine ve Halkevlerine kıyanların… kızların da gittiği yüzlerce “imam” okuluyla, sayısız Kuran kursuyla eğitim eğitim birliğini düpedüz rafa
Sayfa 121Kitabı okudu
Bu arada ben gizli bir "kurtuluş planı" yapıyorum kafamda, bir yandan da sünnetimizin "Berber" Hamza Efendi tarafından "icra edileceğini" öğreniyorum. Bu "berber"ler hiç de yabancısı değildi ülkenin o zamanlar. Çok güzel saç ve sakal kesip düzeltmenin yanı sıra diş çekerler; alından, dilden veya tepeden sarılık "keserler", sülük tutarlar, kan alırlar, şişe çekerler, at kılıyla ben çıkarırlar, saçkıran tedevisi yaparlardı.
Biz de yazları, dedem "Seymenbaşı" Halil Efe'den kalma, Ankara Keçiören'in Çoraklık yöresindeki bağımıza giderdik. Bir kere de babamın İstanbul Bakırköy'de yazlık tutup bizleri götürdüğünü hatırlıyorum. Sirkeci'den kara trenle gidilirdi, o zamanlar bağlık bahçelik bir yer olan Bakırköy'e. Sanırım çoğunluktaki Rumlar ile Ermeniler "Makrıköy" (Büyük Köy) derdi 1930'ların Bakırköyü'ne. Sahildeki güzelim yalıların önünden denize girer, ağaçlardan ceviz ve incir toplardık.
Sayfa 116Kitabı okudu