Goriot Baba

Honore de Balzac
Kangren olmuş bir toplumun paçavra üyeleri, bizde sizin yüreğinizden daha az alçaklık vardır.
Reklam
Mutluluğumuzu borçlu olduğumuz kimseyle her şeyi paylaşmak olağan değil midir? İki insan birbirine her şeyini verince, bu her şeyin içinde bir parçanın lafı mı olur ?
Gençlik adaletsizliğe doğru yöneldiği zaman vicdan aynasında kendine bakmaya cesaret edemez,oysa olgun yaş,bu aynada kendini görmüştür.
Ulusların Tanrı diye taptıkları özgürlükleri var;ama yeryüzünde nerede özgür ulus?
Şunu iyi biliniz ki seven bir kadın,zevki çeşitlendirmekten çok kendi başına kuşkular yaratmada ustadır.
Reklam
Düşüncelerini asla değiştirmemekle övünen biri hep aynı doğrultuda ilerlemeyi üstlenen, yanılmazlığa inanan bir ahmaktır.
Bu küçük insanların en beter taraflarından biri de kendi küçüklüklerini başkalarında görmeleridir.
Büyük servetlerin öyle sebepsiz gibi görünen sırrı unutulmuş bir cinayettir,çünkü ustaca işlenmez bu cinayet.
Yalnız,gerçek bir sevginiz olursa,bir hazine gibi saklayın onu;bu sevgiden şüphe edilmesine fırsat vermeyiniz,mahvolursunuz.Artık cellat olamaz,kurban olursunuz.Severseniz eğer,sırrınızı iyice saklayınız.
Reklam
Burada nasıl ilerlenir bilir misiniz? Ya dehanın parlayışı ya da ahlaksızlığın kurnazlığı ile.
Dünya kahpe ve kötüdür,dedi.Başımıza bir felaket gelmeye görsün,bize gelip onu söylemeye,sapını bize hayranlıkla seyrettirdikleri bir hançerle yüreğimizi deşmeye hazır bir dosta her zaman rastlanır.Gelsin küçümsemeler,gelsin alaylar!
Mutlu olsaydı,çekici de olurdu.Kadınların süsleri nasıl boyalarıysa,mutlulukları da şiiridir.
Kadınlara hangi erkekleri aradıklarını sorun,ihtiraslıları ararlar.İhtiraslıların öteki erkeklerinkinden daha sağlam ciğerleri,daha demir dolu kanları daha sıcak yürekleri vardır.Kadın da güçlü olduğu saatlerde kendini öyle mutlu ve öyle güzel bulur ki kollarında ezilmek tehlikesini bile göze alarak,güçlü kuvvetli olanı bütün erkeklere tercih eder.
"kurumuş yüreklerden ya da içi boşaltılmış kafataslarından hangisini görmenin daha dehşetli olacağına kesin olarak kim karar verebilir?"