"İmge" düşüncesi, "bildiri" düşüncesi, derin güdülerini öğrenerek halkı dilediğince yönlendirme ve kullanma düşüncesi, ekinimizin anahtarlarından biridir. Bugün "kamuoyu" demek, siyasal, ekinsel, ekonomik propaganda demektir artık. Bu propagandanın en etkin silahı, en kurnaz hokkabazlığı şudur: Göstergelerin, doğrudan doğruya nesnelerin kendisi olduğuna bizi inandırmak. Yakın zamana değin krallar tanrıların oğullarıydı. Onları yeryüzüne üzüm ve mısır arasında gönderirdi tanrılar. Bugün ise, cumhurbaşkanları televizyonun yarattığı varlıklardır; bunlar da söylensel ekrana margarin ve iştah açıcı ürünler arasında inmektedirler. (...) Bu gösterge bilinci, yarın, özgürlüğümüzün başta gelen güvencesi olabilir.