Jacques Derrida ile Julia Kristeva Arasında Söyleşi

Göstergebilim ve Gramatoloji

Jacques Derrida

Göstergebilim ve Gramatoloji Sözleri ve Alıntıları

Göstergebilim ve Gramatoloji sözleri ve alıntılarını, Göstergebilim ve Gramatoloji kitap alıntılarını, Göstergebilim ve Gramatoloji en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Notlardan
Yani, kavranılır (l’intelligible). Gösteren ve gösterilen arasın­daki ayrım her zaman duyulur (sensible) ve kavranılır arasın­daki ayrımı yeniden doğurmuştur. Ve bu XX. yüzyılda stoik başlangıcında olduğundan daha az ortaya çıkmamaktadır. "Modern yapısalcı düşünce bunu açıkça yerleştirmiştir: Dil bir göstergeler sistemidir, dilbilim göstergeler biliminin, sé- miotique'in (veya, Saussure’ün deyimi ile sémiologie (göstergebilim)), içinde bir Bölümdür. Ortaçağ tanımı- - aliquid stat pro aliquo yu- bizim çağımız yeniden canlandırmış, onun her zaman geçerli ye verimli olduğunu göstermiştir. İşte bu nedenle, genellikle bütün göstergelerin, özellikle dilbilimsel göstergenin kurucu özelliği onun çift karakterliliğinde yatar: biri duyulur ve öbürü kavranılırdır - bir yandan signans (Sa­ussure’ün signifiant’ı (gösteren), diğer yanda signatum (sig- : nifié) (gösterilen)." (R. Jacobson,Essais de linguistique géné­rale, fr., Minuit, 1963, s. 162). 2. Bkz. De la Grammatologie, ss.
Sayfa 73 - Afa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ben kesin bir kopuşa (la rupture), bugün sık sık denildiği gibi, epistemolojik bir kesintinin (coupure) biricikliğine (unicité) inanmıyorum. Kesintiler, her zaman kaçınılmaz bir şekilde, çözmeğe devam ettikleri eski dokulara kendilerini yeniden yazarlar, hiç sona ermemecesine; Bu sona ermeyiş bir ilinek (accident) veya olumsallık (contingence) değildir; bu özsel dir, sistematik ve teoriktir.
Derrida yazının insana düşman olduğunu anlatıyor.
Bir "gariplikle" yazı, bir "imge’’den başka bir şey olmaması gerekirken "başrolü ele geçiriyor" ve "doğal ilişki tersine, çevriliyor".
"Haklılık ve teorik bakımından, dilbilimin yalnızca, genel göstergebilimin bir parçası olması gerekir."
Sayfa 38 - afa
"Özünden dolayı tamamen biçimlendirilebilir olmasa da Derrida bir yerde, 'bir mantığın olanaksız olanaklılığını biçimlendirmeye çalışıyorum' der."
Sayfa 20 - afa
Reklam
"yazı dilin (la languge) görüşünü perdeler: o bir giysi değilse de bir kılık değiştirmedir." ...Yazı bir "tuzaktır", onun hareketi "kısır döngüsel" ve "zorbaca"dır, zararları canavarsı, şaşılacak büyüklüklerdedir'’, "doğaya aykırı yaratılış (tératologiques) durumlarıdır"...
"Fonetik-olmayan (non-phonétiquè) matematiksel yazının Rousseau, Hegel, vb., tarafından eleştirisi (örneğin Leibniz’ci "caractéristique" projesi), hiç de rastlantısal olmayan bir şekilde Saussure’de açıkça görülen doğal dillere olan tercihe paralel olarak bulunur. Bu önvarsayımlar sisteminden koparak ayrılacak bir "grammatologie", bu nedenle gerçekten, dilin matematikselleşmesini özgürleştirmeli, "bilim" yapmanın, her zaman için, "Logos"un emperyalizmine bir karşı koyuş (örneğin hep eskiden beri, ve daha da artan bir şekilde, fonetik-olmayan yazıya başvurarak) olduğunu da bildirmelidir."
Sayfa 67 - afa
"Derrida geleneksel felsefenin ve mantığın temel kavramlarından sanıldığı gibi vazgeçmek niyetinde değildir. Tersine, onları kullanarak, onların aracılığı ile, onlara bugün için daha etkili olacak bir kullanım (anlam) kazandırma çabasındadır."
Sayfa 19 - afa
"Mantık Araştırmaları’nda., Husserl, Frege’nın Sinn ve Bedeutung ayırımını reddetmektedir. Daha sonra, bu ayırım ona yararlı görünmüştür, ama onu Frege gibi anladığı için değil, anlamın en genel kapsamındaki anlam (Sinn) ile, mantıksal veya dilsel bir bildirinin nesnesi olan anlatım (signification) (Bedeutung) şeklindeki anlamın arasındaki ayırımı vurgulamak için."
Sayfa 58 - afa
Reklam
Yazının indirgenmesi (réduction) -gösterenin dışsallığının indirgenmesi olarak- sescilik (phonologisme) ve akılmerkezcilik (logocentrisme) ile baş başa gider. Saussure’ün geleneksel bir işlem ile, ki bu Platon’da, Aristoteles’te, Rousseau’da, Hegel’de, Husserl’de vb. de bulunmaktadır, yazıyı nasıl, gereksiz ve aynı zamanda tehlikeli bir dışsal temsil olgusu olarak dilbilimsel alanın -dilin (langue) ve sözün (parole)- dışına attığını biliyoruz: "Dilsel obje yazılan sözcük ve söylenen sözcüğün birleşimiyle betimlenmez. Sonuncusu kendi başına onu yapılaştırır. "Yazı içsel sisteme (dilin) yabancıdır", "yazı dilin (la languge) görüşünü perdeler: o bir giysi değilse de bir kılık değiştirmedir (travestissement)". Yazıyla dilin bağı "yüzeysel (superficiel)"; "yapay (factice) dir. Bir "gariplikle" yazı, bir "imge’’den başka bir şey olmaması gerekirken "baş, rolü ele geçiriyor" ve "doğal ilişki tersine, çevriliyor". Yazı bir "tuzaktır", onun hareketi "kısır döngüsel" ve "zorbaca"dır.
Sayfa 46 - afa
"Her deneyim anlamın (sens, Sinn) deneyimidir. Bilince görünen her şey, genel olarak bir bilinç için olan her şey anlamdır (sens). Anlam görüngünün (phenomene) görüngüselliğidir (phenomena).
Sayfa 57 - afa
"Saussure’ün, giriştiği eleştirel çalışmanın bütün sonuçlarını çıkarmayı reddetmek zorunda kaldığı hiç değilse bir nokta vardır, bu da yerine koyacak daha iyi bir şey bulunmadığı için "gösterge" ("signe") sözcüğünü kullanmaya boyun eğdiği pek de beklenmedik olmayan o andır. "Gösteren" ve "gösterilen" sözcüklerinin ortaya atılmasının gerekçesini açıkladıktan sonra Saussure şöyle yazar: "Gösterge"ye gelince, biz bununla yetiniyoruz, çünkü gündelik dil bize bir başkasını esinlemediği için onun yerini ne ile değiştirebileceğimizi bilmiyoruz."
Sayfa 33 - afa
Dil ve yazı birbirinden ayrı iki gösterge sistemdir; ikincinin tek varoluş nedeni birinciyi temsil etmektir.
"İnsana doğal olan sözlü dil (langage parlé) değildir, ama bir dil kurma özelliğidir (faculté) yani birbirlerinden ayırdedilir olan bir göstergeler sistemi...", yani tözden örneğin sesçil tözden bağımsız olan kod ve artikülasyon olanağı (possibilité)."
Sayfa 39 - afa
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.