En büyük felaketleri tasavvur et
Hepsinin içinden geçip de gelmiştim yıllar önce
Sen bir kuyunun başında bekliyordun
Mevsimlerin geçişini farketmiyordun
Sonbahar niçin bu kadar ıssızdı?
Yaz demek, aynı havayı solumaktı
Henüz bilmiyordun
Bütün ordulara "Dönün" emri verildi
Kana kana içilen su, kar etmedi
Devrildiler ardı ardına yalın kılıç askerler
Ateşten gömlekti Aşk
Korkmadım
Yanılmadım
Serden geçmekti Aşk
Bir ıhlamur ağacı gölgesinde
Soluksuz kalmış bedenim
Nerdesin, nasılsın bilmeden
Akıyor, akıyor, akıyor sonsuz nehirler
Yatağına sığmıyor
Bentler yıkılıyor, köprüler ve en son
insanlar