Gülsarı
Cengiz AytmatovQuotes
Oysa, bunun sadece bir düş olduğunu biliyordu. Böyledir işte, insan ömrünün yarısı düşlerle geçer, belki de o yüzden yaşam bu denli tatlıdır. Belki de her düşlenilen gerçekleşmediği için, yaşam böylesine güzeldir. Tanabay dağlara ve gökyüzüne bakarken, herkesin eşit mutluluğa erişemeyeceğini düşünüyordu. Herkesin kendi yazgısı vardı. Dağda yanyana uzanan güneşli gölge gibi, bu yazgıda mutluluk da vardı, acı da. Yaşamı dolduran, bütünleyen buydu.
Sayfa 119
Artık neden eskisi gibi şarkı söyleyemez olduk , Çoro ?
Sonra karısının demir kamışının telleri mırıldanmaya, yürek parçalayıcı şarkısına başladı. Rüzgâr hüzünlü hüzünlü uğulduyormuş gibi, biri ağlayarak tarlalarda koşuyormuş gibi bir ezgiydi bu. Her şeyin suskun olduğu, soluğunu kesip beklediği bir anda, her şeyin sessizlik içinde olduğu sırada biri ağlıyormuş gibi, sadece insan acısının yapayalnız sesi sürüp gidiyormuş gibi bir ezgiydi bu. Sanki biri acısını nereye gömeceğini bilemeden, suskunluk ve yalnızlık içinde acısını nasıl avutacağını bilemeden koşuyormuş ve kendisine hiç ses veren yokmuş gibi bir ezgiydi bu. Kendi acısına yanıyor, ağlıyordu teller.
Sayfa 197
İyi ya, madem çalışmak zorundaydılar, çalışacaklardı. Sekreterin hakkı vardı. Savaştan sonra sandıkları gibi, yaşam hiç bir zaman kendiliğinden yuvarlanıp gitmezdi. Yaşadığınız sürece yaşamı itip sürecektiniz çaresiz. Tekerleğe her omuz ver işinizde sivri bir kenara çarpacaktınız. Artık omuzlarınız berelendi, nasır tuttu. Ama insan kendisinin ve başkalarının yaptıkları işten hoşnutsa, nasırlara kim aldırır. Çabalarınızın semeresini görüp doyuma ulaşırsınız.
Sayfa 115