Yalnızdır. Sanki uzaklardan havada yüzen bir ezgi parçası kulaklarıma erişmiş ya da uzaklardan gelen bir hoş koku burnuna değmiş gibi birden başını kaldırıyor. Duruyor ve içinde başkaldıran boşluğun haykırışını ve doldurulma istediğini duyuyor. Ona öyle geliyor ki bir yerlerde, çok uzak olmayan bir yerlerde, büyük gülüşün ateşi titremektedir ve belki bir yerlerde, çok yakınında, el ele tutuşup dans edenler vardır.