Yazarın okuduğum ilk kitabı oldu. Konusuna göre okuyacağım diğer kitapları da olacağını düşünüyorum. Bu yazardan böyle güzel, böyle eleştirel, böyle geleceği gören, halk yanlısı, toplum ve sistem eleştirisi barındıran, gönderileri olan bir kitap beklemiyordum. Bu yüzden beni şaşırttı. Benim bu okuduğum kitap üç kitaptan oluşuyordu. İlki gulyabani, ikincisi ve üçüncüsü; öykülerden oluşan, “gönül ticareti“ ve “melek sanmıştım şeytana” idi. Gulyabani insanların dini inançları kullanılarak, insanlardan para koparmak için, peri hikayeleriyle nasıl kandırıldıklarını ve sonra numaralarının nasıl ortaya çıktığı, korku ve komedi şeklinde anlatılmış. Diğer iki kitabında ise hurafeler yoktu, fakat toplum içinde senden benden bizden, halkın yaşadığı acılar, insanların kandırmacaları, 100 yıl önce bile olsa, hiçbir şeyin değişmediği, insanlar yaşadığı sürece, kadınların ezildiği, hayvanların harap edildiği o zamanlarda yazar tarafından bu iki öykülerle çok güzel anlatılmış. Ben öykü kitabını sevmem öyküler tarzım değildir, çünkü okurken farklı konulara atlamak sıkıyor insanı. Ama kitaba eklenmiş olduğu için okumak istedim. Yazarın yazış tarzı anlatımı ve gönderimleri güzel olduğu için çok da sıkmadı hikayeler. Kısacası tavsiye ederim. Herkes okumalı..
Hüseyin Rahmi Gürpınar okumak çok iyi geldi. Bol bol gülümsemeli eğlenceli bir kitap okudum. 
Cadı kitabından sonra 
Gulyabani yi okumam lazımdı zaten, bu yoğun dönemde Gürpınar'ın diğer kitaplarıyla okuma durgunluğuna girmeden okumaya devam edebilirim.