Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gün Batarken

Bekir Büyükarkın

Gün Batarken Sözleri ve Alıntıları

Gün Batarken sözleri ve alıntılarını, Gün Batarken kitap alıntılarını, Gün Batarken en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilir misiniz, çölde kumlara kazılmış bir yığın mezar gördüm! Hiç birinin sahibi bilinmiyordu. Çanakkale'de de öyle! Güllelerin açtığı çukurlar Mehmetçiğe mezar oluyordu. Oraya gömülenlerin çoğu hâlâ kayıp listesinde yazılıdır!" "Ne demek istiyorsun Ragıp Bey oğlum?" "Hiç bir şey demek istemiyorum, sadece kayıplardan bahsediyorum size. Burada konaklar yaptırıp özgürlük getirdik, adalet sağladık diye bağıranlara karşılık adı şehit listesine bile geçemeyen kayıplardan söz ediyorum!" "Yoksa İsa'm?.."
Sayfa 274 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Sonra saatine baktı, dörtbuçuktu. Gerilerde, doğuda karanlık, çizgi çizgi yarılmak üzereydi. Gece, güne teslim olmamak için çırpınıyordu sanki..
Sayfa 253 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Reklam
Gerçek olan şuydu ki, Ragıp çölde susuzlukla savaşırken annesi burada açlıkla savaşmıştı. Esas savaş bastıkları yeri unutanları devirmekti, kinlerine hırslarını ekleyenleri ortadan kaldırmaktı..
Sayfa 142 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Vatan nedir Musa ağa? Bilmem sen söyle !!! - Cevdet paşaya göre Türk askerinin köy meydanı, Ziya göre turan ülkesi, Namık Kemal'e göre Osmanlı imparatorluğu, Sadrazam Sait Halim paşaya sorarsan belkide şeriatın hüküm sürdüğü her yer...
"Biz Rus`lardan da fazla kendi kendimizin düşmanıyız.''
Sayfa 31 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
"İnsan, baskısı altında kaldığı düşüncelerden, kaybettiklerinin özleminden bir türlü kurtulamıyor.''
Sayfa 25 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
Reklam
"Arkadaşım ne oldu acaba? Hiç haber alamıyorum." "Aldırma, sağsa eğer bir gün karşına dikilir. Evvela kucaklaşırsınız, bir süre sonra da çıkarlarınız çarpışınca bozuşursunuz."
Sayfa 192 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
Ragıp eğildi, aylardan beri ilk defa aynada kendine dikkatle baktı. Adeta bu yüzü tanıyamadı. Onun da avurtları çökmüştü, alnı açılmıştı, şimdiden şakaklarına beyazlar üşüşmüştü. En aşağı sekiz yıl yaşlanmıştı. Adeta gençliğini kaybetmiş gibiydi. Aynadaki şu gölge kendisi miydi acaba? Belki de loş kamara aynaya yalan söyletiyordu. Gölgeleri kovmak istedi, başaramadı; soyun madan kendisini yatağa attı. Çırpınıyordu adeta. Bir bunalımın tam içindeydi. Sanki yatak inip kalkıyordu. Halbuki deniz hiç de dalgalı değildi. Onu sallayan içiyle dışının dengesizliğiydi. Hatta savaşı bile özler olmuştu; kurşunlar vınlasın, toplar gürlesin istiyordu. O gürültünün içinde kendini unuttuğuna inanıyordu. Sıra sıra şehitler, akan kanlar, kaynayan topraklar, "Allah Allah!" feryatlanı hep gözünün önünde, beyninde, kulaklarındaydı. Parmaklarıyla saymaya çalıştı; belki de dokuz ay olmuştu Çanakkale'ye gideli. Türkler'in savaşa girişi ise tam onuç ay evveldi.. Çöl bedevileri, Kanal, sonra Gelibolu; bu onüç ayın içine sığmıştı. Kimbilir daha kaç ay, hatta kaç yıl geçecekti? Kendisi ise bu geçecek aylar ve yıllar içinde bir yaprak gibi oradan oraya savrulacaktı..
Sayfa 260 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
- Bak bana, gözlerini kaçırma benden. Belki hiç biriniz sağ kalmayacaksınız! Size ölüme gitmenizi emrediyorum. Şunu bil ki, vatan elden giderse yaşamanın ne önemi olur?
Sayfa 238 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
"Gel" demesini bilen "Git" demesini de bilmeliydi. Zaman kimlerin yarasını iyileştirmedi ki.
75 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.