Gurbet İçinde Gurbet

Kadir Mısıroğlu

Gurbet İçinde Gurbet Gönderileri

Gurbet İçinde Gurbet kitaplarını, Gurbet İçinde Gurbet sözleri ve alıntılarını, Gurbet İçinde Gurbet yazarlarını, Gurbet İçinde Gurbet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şapka İktisâsı Kaanunu, her Türkü şapka giymeye mecbur eden ve şapka giymeye mugâyir alışkanlığı suç sayan bir kaanundur. Bunda fes veya başka bir şeyin giyilemeyeceğine dâir bir ifade yoktur. Buna göre fes giymek, alışkanlık hâlinde olmadıkça suç tekevvün etmez, yani oluşmaz. Hattâ baş açık gezmek bile alışkanlık halindeyse suçtur. Bugün bu kanun baş açık gezmek husûsundaki alışkanlık dolayısıyla kadük olmuşsa da başka bir şey giymek suç telâkkî edilmeye devam etmektedr.
Sayfa 438 - Sebil YayıneviKitabı okudu
Trajikomik #bilmemkaç
Bir kısım Refah Partililer evin telefonu adıma kayıtlı olmadığı hâlde, öğrenerek beni salvo hâlinde küfür yağmuruna tuttular! Ne masonluğum ne de İngiliz ajanlığımı bırakmadılar. Buna sebeb şuydu: Milliyet Gazetesi'nde siyâsî bir parti kurarak Refah Partisi'nin oylarını böleceğim iddiası yer almıştı. Bu salaklar davaya bu kadar emeği geçmiş bir adamın zerre kadar hatırını gözetmeyerek beni hâinlikle suçluyorlardı. Bu yazıyı görmüş bile değildim. Telefon açanların birinden öğrendim. Seçime bir-iki ay kalmışken parti kurup kendilerini böleceğime nasıl inanıyorlardı!..
Sayfa 432 - Sebil YayıneviKitabı okudu
Reklam
Gerçekten bu imâr öyle bir cinâyettir ki, yeryüzünde ilk yerleşim bölgesi olan Mekke'yi ve hatta Medine'yi târihî hüviyetinden fersah fersah uzaklaştırmıştır.
Sayfa 417 - Sebil YayıneviKitabı okudu
"Buzdan yürüyemiyorduk; buz dağlarını nefeslerimizle erittik, şimdi çamurdan yürüyemiyoruz".
Sayfa 410 - Sebil Yayınevi - Necip Fazıl KısakürekKitabı okudu
Lâiklik taslayan çevreler ve basın devamlı olarak, "Dinin siyâsete âlet edilmemesi" gerektiğini söyleyip dururlar ama kendileri bunu hep yaparlar. Onların âlet edişinde din her zaman korkutucu bir unsur olarak öne sürülür. Bu sûretle onlar, dini, istemedikleri siyâsî hasımları kötülemek ve bazı gizli nüfuzlu çevrelere gammazlamak için olumsuz mânâda devamlı olarak siyâsete âlet ederler.
Sayfa 393 - Sebil YayıneviKitabı okudu
"-Humeynî, Salman Rüşdü'yü öldürtmek istiyorsa bunu âleme ilân etmeden yapmalıydı. Aleniyet, İngiliz Hükümeti'nin Salman Rüşdü'yü öldürülemeyecek derecede koruması altına almasına sebep olmuştur. Niyeti hâlis olsa, işi bitirir ondan sonra konuşurdu. Bundaki diğer bir yanlış da şudur. Humeynî'nin Salman Rüşdü'yü öldürecek kimse için vaad ettiği mükâfat, o işi yapan Ehli Sünnetten biriyse iki milyon dolar, Şii ise üç milyon dolardı. Şu fark, Humeynî'nin Ehli Sünnet olan birisini tam bir Müslüman telâkkî etmediğinin ifâdesiydi. Benim tenkit ettiğim husus bunlardı. Humeynî bu hareketiyle demek istiyordu ki, "Âlem-i İslâm'da lider benim!... İslâm'ın kitabına taarruz edilirken bende başka buna karşı çıkan biri olmamıştır!" Öyle ya, hilâfet yok, imâmet devam ediyor. Düşünmüyor ki, asıl büyük İslâmî kitle Ehli Sünnettir ve bunlar ne O'nu ve ne de iddia ettiği imâmetin "velâyet-i fakih"i sıfatıyla mevkiini tanımaktadırlar.
Sayfa 391 - Sebil YayıneviKitabı okudu
Reklam
84 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.