Evini, yerini, yurdunu bırakmışlar doğrusu zorla koparılmışlardı. Bütün Ahıska yurdu yüz binden fazla bu kadar masum insan, doğup büyüdüğü vatanlarına sığmamışlar ama bu vagonlara sıkıştırılmışlardı. Nerdeyse içlerinde bir tane bile eli silah tutabilecek insan yoktu. Kime baksan ya ihtiyar ya sakat. Sağlamlar ise savaş meydanlarında vatan bekçiliği yapıyorlardı. Kara kış gelmiş kapı bacayı almış, hiç cimrilik yapmadan, bütün cömertliğini sergileyerek ne kadar zehri varsa kusuyordu. Bu soğuk kış gecesinde iki saat mühlet vermişler, koca bir memleketi tortop etmiş vagonlara doldurmuş sürüyorlardı. Bu soğuklarda, bu şeraitte, böyle vagonlarda iyi insanlar hayvanlarını bile taşımazlardı. Ama bu dünyaya özgürlük, cihana barış diyen bu sosyalistler sahipsiz buldukları Türkleri sürüyorlardı.