- Cumhuriyet de belli, babası da, dedi. Bilmeyen kalmadı. Ankara'da Yunus Nazi diyorlarmış Yunus Nadi'ye diplomatlar arasında.
Yüzünü acıyla buruşturdu Nedret,
- Milyonlarca insan ölüyor, dedi.
Karısına döndü Sahir,
- Daha kötüsü de Nedretçiğim dedi, bir kazansa Hitler, yalnız milyonlara mı, tüm insanlığa kıyılacak. Hiç kuşku yok, önce de Türkiye'ye. Adam gülüyor buna! İsmet Paşa bir gün Ankara Garı'nda kötü haşlamış derler Yunus Nadi'yi. "Nedir bu duyduklarım?" demiş. "Alman parası alıyormuşsun. Milli politikalarımıza karşı çıkıyorsun; niye? Seni partiden atmayı düşünmemiz gerek" demiş. 40'ta oluyor bu. Bir başyazı çıkmıştı o günler Cumhuriyet'te; "Almanlar kimseyi tehdit etmiyor; Avrupa'daki Alman egemenliğinin tanınması, ülkelerin yollarını bu gerçeğe göre çizmesi, Türkiye'nin de Hitler'i anlaması gerek," diyordu.
- Anımsıyorum o yazıyı, dedi Rahmi...
- O, o günlermiş, dedi Nedret. Şimdi Peyami'si, Erkilet'i, Abidin Daver'i her gün ağılar kusuyor. Açıkça Nazilerin yanında Cumhuriyet. Partisinden niye atmıyor İnönü, Yunus Nadi'yi; kağıttı, reklamdı her şeyi alıyorlarmış Almanlardan.