Selana'nın baş düşmanı. İşi yok 3 yetim kızla uğraşıyor!
Rheia Kronos'un Yatağına girince
şanlı evlatlar doğurdu ona
Hestia, Demeter, altın sandallı Hera
ve güçlü Hades, yerin altında oturan,
yüreği acımak nedir bilmeyen tanrı.
Kasvetli taht salonuna derin bir sessizlik çökmüştü. Hades bir kez daha dikkatle Pirithous'a baktı. Kıvılcımlar saçan gözlerinden aynı anda alaycılık, üzüntü ve öfke okunuyordu. Alaycıydı, çünkü karısı Persephone'yi alıp yeryüzüne götürme fikri ona çok gülünç gelmişti. Üzüntülüydü, çünkü bir kez daha insanların olmayacak işler peşinde boşa çabalamalarına şahit oluyordu. Öfkeliydi, çünkü görünüşe göre hiçbir şey bu iki insanın umurunda değildi. Ne Yeraltı Dünyası, ne Tanrılar, ne de bir evliliğe duyulan saygı...
"Tanrıların neye karar verdiğini kim bilebilir..." diye karşılık verdi su testisine uzanan başka bir adam. "En iyisi onlar kendi işlerine baksınlar, biz de kendi işimize bakalım."
Hades'in egemenliğinden kurtulmanın tek yolu, yeraltı dünyasının tanrısının zifiri karanlığını aydınlatmaktan geçiyor. Hades, aydınlığı sevmeyen, aydınlıktan korkan bir tanrı. Modern "Hades"ler de en çok bilginin ışığından korkuyorlar.
Ne mutlu karanlığı aydınlığa kavuşturanlara.
Sayfa 64 - Yer Altı Tanrısı Hades, Robert Krugmann, Yurt-Kitap Yayın, 2014Kitabı okudu