Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hafıza, Tarih, Unutuş

Paul Ricoeur

Hafıza, Tarih, Unutuş Sözleri ve Alıntıları

Hafıza, Tarih, Unutuş sözleri ve alıntılarını, Hafıza, Tarih, Unutuş kitap alıntılarını, Hafıza, Tarih, Unutuş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Köksüz ne bir çiçek vardır ne bir meyve; ancak gelmiş geçmiş her şey tekbiçimli bir saygı perdesiyle örtüldüğü ve “yeni ve doğmakta olan şey yadsındığı, saldırıya uğradığı için” geçmiş acı içinde kıvranır.
Bir kez var olmuş olan, var olmamış sayılamaz bir daha: Artık bu gizemli, bu son derece karanlık olgu, "var olmuş olmak" olgusu, sonsuza dek o kişinin ya­şam kaynağı olacaktır. VLADIMIR JANKELEVITCH
Reklam
Fikirlerin Gölgesini (De umbris idearum) yazan Giordano Bruno da nitekim "deli" değil miydi?
https://onculanalitikfelsefe.com/buyuk-mitler-3-bilim-sehidi-giordano-bruno-tim-oneill/Kitabı okudu
Her yüzyıl artık geleceğin gözleriyle görülebilir. İşte bu anlamda modernliğimizin kendisini kopardığı kuşakların geleceği aşılmış bir gelecek olarak gösterir kendini; Koselleck'in seçtiği o güzel başlık, Die vergangene Zukunft (Geçip Gitmiş Gelecek), artık olmayan, daha doğrusu artık bizim olmayan bir geleceğe gönderme yapıyor. Ancak modernlik kavramının tarihi Avrupa Aydınlanması'nın ötesine geçer; söz dağarcığının da tereddütleri birikerek artar. "Eski"nin yerine "antik"in geçirilmesi, Modem Zamanlar ile Antikçağ arasındaki tarihsel uzaklaşmaya işaret ediyordu. "Modem" sözcüğünün yerine "romantik"in geçmesi ise "eski"nin silinmez, örnek, hatta mükemmel anlamındaki "klasik" le değiştirilmesini beraberinde getirmiştir. Romantizmle birlikte "modem" in hem "gotik" hem de "antik" bir geçmişi oldu.
Retorikçi Augustinus'un açıkladığı anlamda bir paradokstur bu: Unutulmuş "şeyin" geri dönüşünün ve fark edilmesinin teminat altına aldığı unutuşun anısı olmasaydı, nasıl dile getirebilirdik ki unutuşu?
Eski Yu­nanlılar iki ayrı sözcük kullanırlardı, mnémé ve anamnesis; bunlardan il­ki beliriveren, deyiş yerindeyse edilgen biçimde ortaya çıkan anıdır; ak­la gelişi bir duygu, bir palhos gibidir. İkincisi ise genelde hatırlama, zi­hinde toparlama adı verilen bir arayışın nesnesi olarak anı.
Reklam
Tarihsel söylem bir yapı gibi inşa edilmelidir. Her yapı önceden inşa edilmiş bir çevreye dahil olur. Geçmişe ilişkin tekrar okumalar aynı zamanda, kimi kez büyük yıkımlar pahasına da olsa, yeni inşaatlar demektir: İnşa etmek, yıkmak, yeniden inşa etmek tarihçinin alışkın olduğu işlerdir.
Sayfa 239 - MetisKitabı okudu
Zaman ve Anlatıda imgelemin kurgu kutbunu inceliyor, kurgusal anlatıyı tarihsel anlatıdan ayırt ediyordum. Şimdi de diğer kutba, sanrı kutbuna göre yerimizi belirlememiz gerekiyor.
... en sık boyun eğdiğimiz toplumsal etkilerin çoğunu fark edemeyiz.
Sayfa 143 - MetisKitabı okudu
Üç yelkenimiz var; haydi bakalım, fora edelim hepsini!
74 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.