The Tempest Retold - Hogarth Shakespeare

Hag-Seed

Margaret Atwood
Uzun zaman öncesinde kalan bu çabalarında yoğun bir çaresizlik vardı, ama en büyük sanat özünde çaresizlik taşımaz mıydı? Sanat daima ölüme karşı bir meydan okuma değil miydi? Uçurumun dibindeken kafa tutan bir orta parmak değil miydi?
Sayfa 30
Reklam
Dünya yüzünde hâlâ yürüyor ve nefes alıyor, yiyip içiyor ve sıçıyor olma ayrıcalığın asgari bedeli, devlete ödemek zorunda olduğum vergiler, diye düşündü kızgınlıkla...
Ölüm
Gitti maalesef, dendi. Ama nereye gitti? Öylesine yok olabilir miydi evrenden?
Böyle bir acıyla nasıl başa çıkılır? Ufuk çizgisinde kaynayan muazzam bir kara bulut gibiydi bu istırap. Hayır, korkunç bir kar fırtınası gibiydi. Yok, kelimelerle anlatabileceği bir şey değildi. Yüzleşemiyordu acısıyla. Onu dönüştürmek zorundaydı veya en azından etrafını bir duvarla çevirip hapsetmeliydi...
Çocukça bir davranış olduğunu, kendi kendini mutsuz ettiğini biliyordu. Olgun bir insan gibi davranmadığını biliyordu.
Reklam
Ve dünyadaki en lüzumsuz üç şey: papazın penisi, rahibenin memeleri ve yürekten gelen bir teşekkür mesajı. "Büstü bir yerinize sokun" dedi Felix.
Bir zamanlar "bütün" olan bir yaşamdan geriye kalanlar...
Kendi tiyatrosunu oynuyordu, kendinden başka hiçbir seyircisi olmayan bir oyundu bu.
...Sizin eğitiminiz onların umurunda değil, cahil kalmanızı istiyorlar. Yaratıcılığın gücünü anlamıyorlar, sanatın iyileştirici etkisine inanmıyorlar. En kötüsü, Shakespeare'in bir vakit kaybı olduğunu, bize öğretecek hiçbir şeyi olmadığını düşünüyorlar...
Sayfa 229 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Uykuları daima huzursuzdu. Geceleri sık sık uyanıyordu.
Uzun zaman öncesinde kalan bu çabalarında yoğun bir çaresizlik vardı, ama en büyük sanat özünde çaresizlik taşımaz mıydı? Sanat daima ölüme karşı bir meydan okuma değil miydi? Uçurumun dibindeyken kafa tutan bir orta parmak değil miydi?
Kelimelerin gücünden korkun...asıl tehlike orada, ama sözcüklerin varlığını güvenlik kameralarından göremezsiniz.
Sayfa 91 - Doğan KitapKitabı okudu
...Yeteneğe saygı duyuyorum; insanı karanlıktan ve kaostan çıkaran ve aydınlığı getiren gücü besleyen yeteneğe saygı duyuyorum...
Sayfa 97 - Doğan KitapKitabı okudu
...Hayatta her şey gelip geçici... SON
Sayfa 315 - Doğan KitapKitabı okudu